Kameraların evrimi son 100 yıl içinde büyük gelişim gösterdi. Bugünlerde Nikon ve Canon, tam kare aynasız kameralar ve bu alanda geliştirdikleri sistemlerini anons etmeye hazırlanırken şimdi yeni bir evreye girmek üzereyiz.
Aynasız kameralar yaklaşık 14 yıldır üretiliyor olmasına rağmen, son zamanlarda gelişimleri ivmelenmeye başladı. İlk aynasız fotoğraf makinesi, daha çok yazıcı alanında bilinen Epson şirketi tarafından üretildi. O zamanlardan beri, Panasonic, Olympus, Fuji ve Sony gibi oyuncular fotoğrafçılara kendi aynasız kameralarını sundular.
Panasonic ve Olympus, Mikro 4/3 sistemini benimserken, Sony tam kare sistemi sunan tek aynasız oyuncusu oldu. Ve daha dün Sony bir basın açıklamasında Canon’un tam kare kamera üreticileri arasında ABD’deki en iyi pozisyonu üstlendiğini duyurdu.
Canon bu konudaki planları hakkında sessiz kalırken, Nikon çok daha atak davrandı. Bu haftanın başlarında NikonRumors, Nikon’un yeni Z6 ve Z7 tam kare fotoğraf makinelerinin fotoğraflarını içeren bir dizi gizemli video yayınladı. Söylentiye göre Nikon, bu kameraları 23 Ağustos 2018 tarihinde ilan edecek.
Nikon’un aynasız planlarıyla ilgili çok aktif olduğu gerçeği birçok kullanıcı tarafından şimdiden satın alınmış durumda. Eskiden beri bir Nikon kullanıcısı olarak, Nikon’un nasıl bir şeyle çıkacağına dair baya iyimserim ve sızan, iddia edilen fotoğraflara bakarak heyecan duyduğumu söylemeliyim.
NikonRumors ayrıca Nikon yeni aynasızlarının 24-70mm f/4, 50mm f/1.8 ve geniş açı bir objektife ek olarak 58mm f/0.95 Z mount lensler ile çıkacağını belirtiyor.
Bu, şu andaki aynasız kameralar için ne anlama geliyor?
İlk olarak ve en önemlisi, Nikon’un ve sonunda Canon’un aynasız pazara girmesi, en iyi iki DSLR markasının yeni teknolojiyi sonunda kucakladığını gösteriyor. Onlara sahip olmak, bu şirketlerin büyüyen bağımsız pazarın önemini kavradıkları ve bununla yüzleşmeye hazır oldukları anlamına geliyor.
Peki, geçtiğimiz birkaç yıl boyunca birkaç farklı aynasız fotoğraf makinesi modeliyle çıkmış olan Sony, Panasonic ve Olympus?
Bunun ilk ve en önemli sonucu, aynasız pazarda daha fazla rekabet olacağı gerçeği. Bu da, çok çeşitli kamera modellerinin ortaya çıkması ve daha fazla özellikli kameraların biran önce bizlere servis edilebilmesi için fırında pişmekte olduğu anlamına geliyor.
İkincisi, bu, aynasızların geleceğinin kalıcı olduğu anlamına geliyor. Nikon’un, aynasız dünyaya tam güçle dalması, yeni bir gövde ve yeni nesil lensler geliştirmesi demek olsa da, aynasızların bundan sonra tam gaz gelişmeye devam edeceği anlamına geliyor.
Mikro 4/3 ne olacak?
Bana göre bu tartışma, özellikle de Nikon DSLR yanında bir Olympus kullanıcısı olduğumdan benim için çok daha ilginç. Olympus aynasız fotoğraf makinemle yaşadığım deneyimlerden çok etkilenmiştim ve Nikon’un yeni aynasız göz kırpmalarına benim nasıl cevap vereceğim tamamen Nikon’un aynasızlarında sunacağı yeni özelliklere bağlı.
Bundan sonra mikro 4/3 kamera üreticilerinin, üretimini artırmaya devam etmesi ve tam kare karşıtlarında bulunmayan çok önemli özellikler sunması gerekiyor.
Bence bundan sonra Panasonic ve Olympus çok dikkatli olmalı. Mikro 4/3 sistem harika olsa da, özellikle profesyonellere tam kare algılayıcılar için söyleyecek bir sözü olmalı. Her iki şirketin de mikro 4/3 sistemini terk etmemesi gerekirken, Sony, Nikon ve Canon’la rekabet edebilmek için bir tam kare fotoğraf makinesi geliştirmesi için kolları şimdiden sıvaması gerekiyor bence.
Siz bu gelişmeler hakkında ne düşünüyorsunuz, bilgi, görüş ve yorumlarınızı aşağıdaki “Yorumlar” kısmından benimle paylaşın lütfen.
Işığınız bol olsun.
Sayın Hocam, merhaba. İncelemelerinizi HalkBöyleİstiyor (Ertan Bey’i de dürüstlüğü, Türkçeye olan saygısı ve incelemelerindeki realist tavrı gibi nedenler ile fasılasız takip ederim) sayfası üzerinden okumaya başladım. Daha sonra da bu sayfaya ulaştım. Tüm yazılarınızı vakit bulduğum zamanlarda okuyacağım. Elbette öğrenmek için aradığım bir çok şeyi sizi takip ederek bulabileceğim. Hatta öğrendiklerimle merakımı birleştirince belki size soru sorma cesaretini bile bulabilirim. Ben de teknik tahsili olan (Elektrik teknikeri), elektronik, mekanik ve optiğe özel merakı bulunan, sağlıkçı bir emekliyim. Nikon ve Olympus kullanıcısıyım. Hem bu makinelerle hem de fotoğrafi ile ilgili öğrenmem gereken çok şey var. Tekrar görüşmek üzere saygılarımı sunuyor, sağlıcakla kalınız diyorum.
Osman bey merhaba,
Takibiniz ve yorumlarınız için teşekkür ederim.
Dilediğiniz zaman sorularınızı sorabilirsiniz, bildiğim bir konuysa memnuniyetle yardımcı olmaya çalışırım. Lütfen çekinmeyin.
Saygılar.
Nikon D 810 makinem ve buna göre lens takımına sahibim.
Dediğiniz gibi görünen o ki Aynasız makineler hızla pazar payını yükseltiyorlar.
Yine aynasız üretiminde Sony bu pazarın lideri konumunda gözüküyor.
Doğrusu ikilemdeyim. O kadar para, emek ve çabayla edindiğim bu ekipman yakın zamanda elimde atıl bir durumda mı kalacak?. Çok geç kalmadan bu ekipmanı elden çıkarıp aynasız sisteme bende mi geçsem?. Hiç olmadı bir Sony 6500 alıp fotoğraf sevdamı şimdilik tatmin düzeyinde mi yaşasam?. Çünkü yukarı seviye aynasız makineler, beraberinde lensler oldukça pahalı. Son zamanlarda aklımda sıklıkla bu sorularla dolaşıyorum, üstelik fotoğraf maceramda daha yolun başındayken.
Yazılarınızı büyük bir ilgiyle okuyorum.
Yazılarınızdan edindiğim bilgilerle fotoğraf tecrübemi geliştirdiğimi ve çok faydalandığımı söylemeliyim. Bu bilgileri aktarırken çok emek harcadığınızı biliyorum ve size çok teşekkür ediyorum.
Işıkla ve sevgiyle..
Taner bey merhaba,
Çok severek ve zevkle kullanmakta olduğum ve uzun bir süre daha değiştirmeyi düşünmediğim Nikon D850 kameramdan önceki kameran D810’du. İnanın bana, şu anda sahip olduğunuz kameranın, o bahsettiğiniz aynasız modellerden hiç de aşağı kalır bir yanı yok. Onun algılayıcısındaki dinamik aralığı ve imaj kalitesini hala birçok kamerada bulamazsınız.
Başka modeller ile kameranızı kıyaslamayı bırakın, kameranızın ve objektiflerinizin keyfini sonuna kadar çıkartın. Böylece yeni nesil aynasız fotoğrafçıları kıskandırabilecek çok iyi sonuçlar alabileceğinizden eminim. Unutmayın D810 gibi bir canavar gövdeye sahipsiniz. Ona, onun istediğini verin yeter, gerisini o halleder!
Saygılar.
Elinize, emeğinize sağlık Sebahattin bey. Güzel bir makale olmuş. Kamera ve özellikle lenslerde ağırlık ve ebat tatminkar bir oranda azalmadıkça sonucun çok değişeceğini zannetmiyorum. Sony FF aynasız almayıp da Nikon/Canon FF makine alanların nedenleri ortada. Selamlar
Teşekkürler Ünsal bey,
Dediğiniz gibi Sony gibi giriş yapacaklarsa doğmadan ölebilir bebekleri. Ama sanırım bu şekilde olmayacaktır, bunca tecrübeden sonra bunları beklemek hakkımız diye düşünüyorum.
Saygılar.
Sebahattin bey yazı için emeğinize sağlık, keyifle okudum.Şahsi fikrim, hala aynasız gövdelerin bazı konularda aynalı gövde performansı gösterememesinden dolayı kullanıcısı belli bir kitle ile uzunca bir süre daha sınırlı kalacağı kanaatindeyim.Ben de sizin gibi bir d850 kullanıcısıyım.Ek olarak Fujifilm xt2 aynasız gövde kullanıyorum.Çok erken olmasına rağmen aklıma Fujifilm yerine aynasız gövdemide Nikon mu seçsem diye geçirmedim değil. Sağlık ve mutlulukla kalın.
Dediğiniz gibi henüz çok erken bu karar için.
Fujifilm XT2 çok iyi bir kameradır.
Yeni aynasızları hep birlikte göreceğiz bakalım.
Saygılar.
Sayın hocam, yazılarınızı severek ilgiyle takip ediyorum. Bende Nikon ve Samsung NX1 ve NX300 aynasız kullanıcısıyım, niye Nikon bu pazara girmiyo diyenlerdendim, nihayet girdi bakalım ne olacak
Evet,
Fıkradaki gibi; “Du bakalım ne olcak?”
Saygılar.
Uzun bir süre Sony kullandıktan sonra Nikon D610 başlayıp D850 ye kadar geldim. Ve bu halimden çok memnunum. Bir ara Fuji XT-2 almama ramak kalmıştı. Allah korumuş. Yarın başlayacak uzakdoğu fotoğraf seyahatim nedeniyle (bunu biraz şişinmek için söylüyorum) objektif çıkar tak olmasın diye son anda bir OMD E M10 MK-3 ve 40-150 f/2,8 Pro objektif aldım. Çok iyi yapmışım. Dediğiniz gibi aynasız pazarı pazara yön veren markaları da bu yola girmesini kaçınılmaz kıldı. Burada pazarı ikiye ayırmak gerek;
1. Olympus, Sony gibi başlangıç seviyesine hitap eden kısım (Canon bu pazarda var. Nikonda var ancak iddialı değil. BU pazar Olympus, Fuji, Sony tekelinde). tahminim Olympus çizgisini değiştirmeyecek. Ve şu anki teknolojisi başlangıç ve orta seviye amatörleri tatmin eden seviyede.
2. Fuji G50 ile high end pazarı. Nikon’un hedefi high end olacak gibi görünüyor.Bence başlangıç noktası D850 ile geldiği yerden olur. Muhtemelen Hasselblad ve Leica orta formatın pazarına göz dikmiş olabilir. Umarım bu yeni modeli kısa zamanda piyasaya sürmez. D850 imi daha uzun bir süre kullanmak istiyorum. 🙂
Güzel bir tartışmaya adım attırdınız bizi. Elinize sağlık.
Görüşmek dileğiyle.
iyi bayramlar ve iyi tatiller.
Bence Nikon hem giriş seviyesi hem de pro seviyede 2 ayrı aynasız modeli getiriyor. Canon ne durumda net bilinmiyor, şimdilik çok ketumlar, ama bu sessizliğin fırtına öncesini andırması sürpriz olmaz benim için.
Uzak Doğu gezinizden kaliteli Olympus kareleri bekliyoruz sizden, kameranın ve lensin hakkını vermek gerek 🙂
Size de iyi bayramlar ve iyi seyahatler.
Fuji xt1 kullanıyorum gayet memnunum .. nikon canon düşünemem onlar beni ilgilendirmiyor .. yazılarınızın fanatik takipçisiyim .. tebrikler ve teşekkürler
Fujifilm X-T1 almaya karar verdiğinize göre bir kameradan beklentileriniz konusunda bilinçli ve deneyimli olmalısınız. Kamera seçim aşamasında sizi X-T1 almaya yönlendiren sebep(ler) vardı değil mi? Peki, ya şimdi Canon ve Nikon çok daha iyileriyle karşınıza çıksalar, kararınız ne olurdu?
Ben ürünler anons edildiğinde özelliklerini dikkatlice incelemeden böyle net konuşamazdım.
Saygılar.
Kullandığım xt1 den daha iyi özellikleri olduğunu sanmıyorum en azından benim kullanabileceklerim arasında.. makinem bana yetiyor 😀
Işığınız bol olsun,
Güle güle kullanın.