Geçtiğimiz hafta sonu, son kullandığım ekipmanlarımın bakımını yapıyordum. Objektiflerimi ve filtrelerimi temizledim, onları kılıflarına ve çantalarına yerleştirdim. Boşalan pillerimi şarj ettim. Sıra kameralarıma geldi. En son çekimimde Nikon D850 ve Olympus OM-D E-M1 MII kameralarımı kullanmıştım. Her temizlik sonrasında kameralarımı çantalarına yerleştirmeden önce bir sonraki çekime hazır bırakmak isterim. Bu amaçla, son kullandığım her iki kameramı varsayılan ayarlarına geri döndürmek için menülerine girdiğimde bir şey dikkatimi çekti; kameralarımın her ikisi de “M” Manuel çekim modunda, enstantane ise “Bulb Modu” ayarında duruyordu. Buradan, son zamanlarda yaptığım birçok çekimi uzun pozladığımı farkettim. Türkçeye “Ampul modu” ile çevrilen Bulb modunu geçmişte de sık kullanıyordum ama her iki kameramda da bunu yaptığımı ilk kez farketmiştim. Bunun nedenini, bu mod hakkındaki deneyimlerimi ve bunları nasıl uyguladığımı sesli düşünmek yerine, yazıya dökmeye karar verdim. Sanırım yazmayı seviyorum, siz de okumayı seviyorsanız sorun yok demektir 🙂
Bu modun Türkçesi pek aklıma yatmadığı için, ben yazımın devamında izninizle Bulb modu olarak devam edeceğim. Hepimiz çok sık olarak fotoğraf makinelerimizdeki genellikle 30 saniye ile belirlenmiş enstantane hız sınırına takılırız. Bu hız sınırını aşmak için ise bulb moduna geçiş yaparız.
Neden Bulb modu olarak adlandırılmış?
Eski kameralarda, kameraların içinde deklanşör için kullanılan bir pnömatik valf ampulü varmış. Klasik tansiyon ölçme aletlerindeki hemşirelerin hava bastığı pompaya benziyormuş. Balon sıkılarak bir hava patlaması gönderiyor, pnömatik valf itişi sağlıyor, kamera çalışıyor ve sıkılı tutulduğu sürece deklanşör açık kalıyormuş. Bırakıldığında deklanşör kapanıyormuş.

Ben görmedim, o nedenle mış’lı geçmiş zaman kullandım. Araştırınca bu bilgilere rastladım.
Kameralarımızdaki Bulb Modu Nedir?
Bulb modu, kameralarımızda yalnızca “M” Manuel çekim modunda seçebileceğimiz bir deklanşör hız seçeneğidir. Bu modun en büyük avantajı, deklanşörü istediğimiz kadar açık tutmamıza izin vermesidir. Enstantane hızımızın bizim belirleyeceğimiz herhangi bir sürede olmasını sağlar: bir saniye, bir dakika, 10 dakika veya daha uzun… biz hangi süreyi istersek. Tek sınırlama, kameramızın pili ve bazen bize inanılmaz fotoğraf fırsatlarının kapısını açan sabrımızdır.
Bu modda anahtar, deklanşör düğmesinin basılı tutulduğu sürece fotoğraf makinesinin deklanşörünün açık kalması ve pozlamanın devam ettirilebilmesidir.
Bulb modu ayarı
Her kamerada Bulb modu yoktur, ancak bugün piyasadaki hemen hemen her Nikon, Canon, Sony, Olympus, Pentax, Fuji … DSLR veya aynasız kameralarda bu seçenek mevcuttur.
Kameranızın bulb moduna sahip olup olmadığını kontrol etmek kolaydır. Bunun için kameranızı “M” Manuel çekim moduna alın ve kadran ayarı ile obtüratör hızınızı gidebildiği yere kadar uzatın. Genellikle, 30 saniye işaretinden sonra, fotoğraf makineniz enstantane hızı olarak “b” harfini, “bulb” yazısını veya ampul işaretini gösterecektir. Bu Bulb modudur!
Bulb moduna geçtiğinizde kameranızın ışık ölçerinin artık çalışmadığını göreceksiniz ve kameranızın panelinde, düzgün pozlanmış bir görüntü elde etmek için hangi pozlama ayarlarını kullanmanız gerektiğine dair sizi yönlendiren bir yardımcı olmayacak. Bunun nedeni kullandığınız kameranın, deklanşörünü ne kadar süre açık bırakmak istediğiniz hakkında hiçbir fikri olmamasıdır. Bu bilgi olmadan son görüntünün aşırı, az veya tam pozlanıp pozlanmayacağını belirtemez.
Doğru Pozlama için hangi ayarların kullanılacağını anlamanın en iyi yolu bu modu sıkça denemekten geçer. Bulb Modunu ne kadar çok kullanırsanız, fotoğrafını çekmek istediğiniz sahneye göre hangi diyafram ve ISO ayarlarının uygun olabileceğini anlamaya başlıyorsunuz. Bir süre sonra sizin tahminleriniz kameranın tahminleriyle uyuşmaya başlıyor, o zaman doğru yoldasınız demektir.
Bulb modu ve deklanşör kullanımı
Daha önce hiç bulb modu kullanmadıysanız, “bulb” seçeneğindeyken fotoğraf çekmek istediğinizde, her zaman alışageldiğiniz refleks ile deklanşöre tam basıp deklanşörden parmağınızı çekersiniz, böylece fotoğrafınız bir saniyeden daha az süreyle pozlanmış olur. Bunun nedeni, bulb modunun pozlama süresince fotoğraf makinesinin deklanşörünü basılı tutmanızı gerektirmesidir. Deklanşör düğmesine 60 saniye boyunca basılı tutarsanız, sahneniz 60 saniye boyunca pozlanmış olur. Ancak deklanşör düğmesine normal şekilde basar ve bırakırsanız, 1/2 saniye veya daha az pozlama elde edersiniz. 30 saniyenin altında pozlama yapacaksanız, genellikle bulb modunu kullanmanız için bir neden yoktur.
Bulb modu kullanımında şöyle büyük bir sorunumuz olur: Bulb modunda kameranın deklanşör düğmesine basmak ve pozlama süresince basılı tutmak -ne kadar dikkatli ve yavaş hareket edersek edelim- elimizin titremesinden kaynaklanan kamera sarsıntısına ve bunun sonucu olarak fotoğraflarımızda bulanıklığa neden olur. Piyasadaki en ağır, en sağlam üçayakla bile bulb modunda deklanşörü elinizle kullanırsanız bulanık fotoğraflar elde edersiniz. Özellikle yüksek çözünürlüklü kameralarda bulanıklık etkisi daha dramatik boyutlarda olur.
Peki, bu konuda neler yapabiliriz? Haydi başlayalım!.
Uzun pozlanmış net kareler için yapılabilecekler
Bulb modunda bulanık pozlamalardan kaçınmanın en iyi çözümü fotoğraf çekerken kameranıza hiç dokunmamaktır. Bunun yerine bir kablolu/kablosuz deklanşör tetikleyici kullanmak en bilinen ve basit yöntemdir!
Bugün piyasadaki her popüler kameraya uyumlu bir uzaktan deklanşör tetikleyici bulabilirsiniz. Google’da kamera modelinizle birlikte “remote trigger” yada “deklanşör tetikleyici” yazmanız yeterli.
Bulacağınız uzaktan kumandaların bazıları kablosuz (Kızılötesi / RF), bazıları ise kabloludur. Deklanşörü Aç/Kapa gibi basit fonksiyonları dışında zamanlayıcı özelliğinden, diğer özel fotoğrafçılık alanları için ek seçenekleri olanlarına kadar çok sayıda seçenek tetikleyici bulabilirsiniz. Eğer tek hedefiniz bulb fotoğrafçılığı ise; piyasadaki herhangi bir tetikleyici, kameraya dokunmadan bulb modunu doğru şekilde kullanmanızı sağlar.
Bazı uzaktan kumandalarda deklanşör düğmesini basılı durumda kilitleyen kilit mekanizması bulunur. Basit olanları birinci basmanın pozlamayı başlatmasına, ikinci basışın da pozu bitirmesine izin verir.
Günümüz popüler kameraları artık tetikleme işlemini telefonumuzdan yapabileceğimiz kapsamlı uygulamaları ile birlikte geliyor. Ancak orada başka bir sorun baş gösteriyor; kameramız telefon ile Wi-Fi ve Bluetooth üzerinden haberleştiği için bu iletişimi aktif etmek gerekiyor. Bu da, hızlı pil tüketimi anlamına geliyor.
Yönteminiz ne olursa olsun, harici bir uzaktan kumandayla bulb modu kullanarak, pozlama sırasında artık kameranıza dokunmuyorsunuz. Bu şekilde kolayca, son derece keskin ve etkileyici uzun pozlanmış fotoğraflar çekilebilirsiniz.
NOT:
Fotoğraf makinenizin zamanlayıcısını Bulb Modunda kullanamazsınız, çalışmaz.
Yeni kameralarda (Time mod) Süre modu
Artık bazı yeni nesil kameralarda, “Time mode -Nikonda buna Süre Modu deniyor-” adı verilen ve “T” olarak gösterilen, bulb modundan daha kullanışlı bir özellik bulunuyor. Bu modda, deklanşör düğmesini basılı tutmanıza gerek kalmıyor. Pozlamayı başlatmak için deklanşöre bir kez basmanız, sonlandırmak için tekrar basmanız yeterli oluyor.
Kamera üreticileri, basit bir yazılım çözümünden ibaret olan bu çok kullanışlı özelliği neden piyasadaki her kameraya koymazlar anlamış değilim! Neyse ki, bugün birçok yeni kamerada bu seçenek mevcut, hatta yeni nesil giriş seviyesi kameralar bile bu özellikle geliyor.
“Süre” Modu da tıpkı bulb modu gibi ayarlanıyor ve genellikle bulb modundan hemen sonra geliyor.
Bulb modu ile en sık kullanılan fotoğraf çekim türleri
Bulb Modu, ortamda çok az ışık olduğunda veya hiç ışık olmadığında kullanışlıdır. Eğer İyi ND Filtre setiniz yoksa, gün ışığında veya iyi aydınlatılmış bir kapalı mekanda neredeyse değersiz bir moddur. Bu modu kullanmayı denemek ve öğrenmek için en iyi zaman, gece vakti her şeyin karanlıkta olduğu zamandır.
Şimdi bu modun en sık kullanıldığı beli başlı fotoğraf çekim türlerine bir göz atalım:
Yıldırım fotoğrafı veya havai fişek çekimi
Bulb modu yıldırım ve havai fişek çekmek için idealdir, çünkü dilediğiniz zaman pozlamayı sizin bitirmenizi sağlar. Fotoğrafı çekmeden önce kamerayı üçayağa bağlıyorsunuz, bulb moduna ayarlıyorsunuz, deklanşöre basıp pozlamaya başlıyorsunuz. Şimşek çaktıkça veya havai fişek patladıkça kameranız fotoğraf çekmeye devam ediyor ve dilediğiniz gibi bir sonuç aldığınızda pozlamayı durduruyorsunuz. Bu şekilde kontrolu ele alıyorsunuz, pozlamanın süresine siz karar veriyorsunuz. Gece karanlıkta çekim yaptığınız için, çok ya da az pozlanmış sahne derdiniz olmuyor. Şimşek veya havai fişekler pırıl pırıl çıkmış oluyor, istediğimiz de asıl olarak bu zaten.
Yıldırım veya havai fişek fotoğrafları çekmek için özel olarak üretilmiş ve şimşek çakmasını algılayan deklanşör tetikleyiciler de var, ama gereksiz pahalılar bence. Profesyonel fotoğrafçı olsaydım ve işimin önemli bir bölümünü bu tip fotoğraflar oluştursaydı, bir tane edinmek isterdim. Kameranıza uygun kablo ile birlikte en ucuzu 100 $’ın üzerinde.
Yıldız izleri ve gece fotoğrafı çekimi
Yıldız izleri çekmek gerçekten eğlenceli. Biliyorsunuz, dünyamız döndükçe yıldızların gökyüzündeki konumları değişir. Onlar bir yere gitmez de, dünyamız döndüğünden böyle algılanır. Bulutsuz, pussuz temiz bir havada, şehir ışıklarından uzak, karanlık bir bölgede, genellikle tepelik bir yerde, kurun üçayağınızı ve kameranızı. Varsa geniş açı objektifinizi takın ve gökyüzünü bulb modunda 20 dakika veya daha fazla pozlamayı deneyin, ardından o etkileyici yıldız yollarını izleyin. Yıldızların herbiri sanki uzun sabit yıldızlar gibi görünürler.
Yıldız izleri ve gece fotoğrafı için en uygun zamanlar kış geceleri oluyor ne yazık ki! Yazın, özellikle sıcak bölgelerde havadaki buhar, çok net görüntüler alınmasını engelleyebiliyor. Benim böyle durumlarda Polarize filtre kullanmak gibi bazı çılgınlıklarım olmuştur 🙂 .
Işıkla boyama
Bulb modu kullanım alanlarından biri de çok fotoğrafçının denediği ya da mutlaka denemek istediği ışıkla boyama çekimleridir. Güzel bir arkaplan ile yapıldığında çok estetik sonuçların alınabileceği bu çekim türü için, kamerayı bulb moduna almak ve fener gibi bir veya birden fazla ışık kaynağı ile kamera düzlemine dik ritmik hareketler yapmak yeterlidir.
Uzun pozlama yapıyoruz, dijital gürültüyü ne yapacağız?
Gece karanlık bir ortamda bulb modunu kullanmak, özellikle 30 saniyenin üzerinde pozlamalar yapmak, gerçekten çok keyif verici ve güzel sonuçlar elde etmemizi sağlıyor. Her güzel şeyde olduğu gibi bulb modu kullanımı da beraberinde bazı sorunlarla gelir. Dikkat edilmezse görüntü kalitesi zarar görebiliyor.
Öncelikle uzun pozlama yaptığımızı unutmayalım, pozlama uzunsa kamera sensörleri ısınmaya başlar. Bu ısınma fotoğraflarımızda gürültüye neden olur. Burada ISO değerinin çok yüksek tutulmasından kaynaklanan gürültüden yani kumlanmadan bahsetmiyorum. Özellikle sıcak havalarda çekim yapıyorsak, kameramızdaki elektronik komponentlerin ve sensörün ısınmasından kaynaklanan termal gürültüden bahsediyorum. Pozlama süremiz çok uzunsa, kameramızın görüntü algılayıcısındaki sıcak ve sıkışmış pikseller abartılı şekilde yüzeye çıkacaktır.
Bunu önlemenin en kolay yolu, 8-10 dakikadan daha uzun pozlamalardan mümkün olduğunca kaçınmaktır, ancak bu her zaman mümkün olmayacaktır. Örneğin iyi bir yıldız izi fotoğrafı için en az 20 dakika pozlama gerektiğini az önce söylemiştik. Peki böyle durumlarda yapılacak bir şey yok mu? Elbette var, işte size birkaç seçenek:
Uzun Pozlama Kumlanma Azaltma özelliğini kullanmak
Birinci seçenek, kameramızdaki Uzun Pozlama KA – Kumlanma Azaltma özelliğini etkinleştirmektir. Bu özellik özetle şöyle çalışır: Kameramızın bulb modu çekimi sona erdiğinde deklanşör kapanır, ardından perde kapalıyken kameramız aynı pozlama süresinde ikinci bir pozlama daha yapar ve bir kare daha çeker. Perde kapalı olduğu için, çekilen ikinci karede kapkaranlık bir görüntü üzerinde yalnızca elektriksel gürültüler noktalar şeklinde yer alacaktır. Birinci karede oluşan gürültüler ikinci karede de aynı yerlerde oluşur genellikle. Sonra kameramız ikinci karede oluşan noktacıkları akıllı bir algoritma kullanarak ilk kareden temizler ve yerlerine komşu piksellere uygun değerler atar, böylece termal gürültüyü azaltır ve sıcak pikselleri en aza indirir.
Uzun pozlama kumlanma azaltma özelliğini ne için kullanmıştık? Uzun pozlamada ısınmadan kaynaklanan sıkışmış pikselleri engellemek için. Ama süreyi iki katına çıkardık, sensör daha çok ısınmayacak mı? Evet ısınır! Zaten bu yöntem de 5 dakikanın üzerindeki pozlamalar için önerilmez.
Yüksek ISO kullanmak
Bunun yerine, çoğu fotoğrafçı yine Bulb veya Time modunu kullanarak ve ISO değerini biraz yüksek tutarak pozlama süresini azaltma yönüne gider. Her çekim arasında birkaç dakika bekleyerek fotoğraf makinesinin soğumasını beklerler. Ardından, “İyi ki varlar” dedirten Adobe Photoshop gibi yazılımlar ile görüntüdeki parazitleri azaltırlar.
Görüntü istifleme
Bir başka ilginç yöntem ise benim de sıklıkla kullandığım görüntü istifleme yöntemidir. Aynı sahneyi kısa zaman aralıklarıyla birden fazla karede çekip, ardından bunları Photoshop veya benzeri yazılımlar ile istifleme tekniğine dayanır. Böylece, ne yüksek ISO’ya ne de diğer seçeneklere ihtiyaç kalmaz. Ancak bu yöntem her sahne için uygun olmayabilir. Neden mi? Gelecek yazılarımızı okumaya devam edin!
Sonuç
Gördüğünüz gibi, “uzun pozlama” konusu ile ilgili yazılarımız hız kazandı. Bulb modu, uzun pozlamanın ikiz kardeşi gibidir. Dünyamız ve etrafımızdaki her şey uzun pozlandığında çok farklı görünür.
Yukarıdaki fikirler bulb modunda yapılabileceklerin çok küçük bir kısmını kapsıyor. Öğrenmenin en iyi yolu denemektir. Sizin de bulb modunu kullanarak başkalarının hoşuna gideceğini düşündüğünüz bazı ipuçlarınız veya burada bahsettiklerimizden farklı fikirleriniz varsa, lütfen aşağıdaki “Yorumlar” kısmında bizimle paylaşın.
Bulb modu, yani 30 saniyeden uzun yapılacak pozlamalar için en büyük sıkıntı sanırım sensörün aşırı ısınması. Çekeceğiniz fotoğrafta oluşacak parazitler bir yana, bu modun fazla kullanılması sonucu ile, sensörde kalıcı olarak ölü pikseller oluşma ihtimali korkutucu. Bunun için daha kısa pozlamalarla fotoğraflar çekip, bunları sonradan birleştirmek daha çok tercih edilen bir yöntem.
Uzun pozlama benim şu ana kadar çok denediğim bir yöntem değil. Oysa ki zaman zaman çadır kampları yapıyorum ve ortam oldukça müsait oluyor bu tarzı denemek için. Sizin yazılarınız da insanı gayrete getiriyor doğrusu. Havalar da oldukça müsait uzun pozlama için. Bir kablosuz iki kablolu tetikleyiciye de sahibim. -ki kablolu tetikleyicilerimden biri birçok fonksiyona sahip elektronik bir model. Eee ne duruyorum. Uzun pozlama yapayımsanaaa. Mahmut Tuncer türküsü gibi mi oldu ne 😀
Yazı için çok teşekkür ederim Sebahattin bey. Ellerinize emeğinize sağlık. Devamını sabırsızlıkla bekliyorum.
Selam ve saygılarımla.
Sensör ısınmasını çok fazla kafaya takmamak gerek Önder bey. Hava çok sıcak olmadıkça ve pozlama süresi 5 dakikayı çok geçmediği sürece ben takmıyorum. Zaten genellikle benim uzun pozlamalarımın en uzunu 4 dakikayı geçmez. Çok nadir olarak gerçekleşen uzun sürelerden sonra en az 4-5 dakika çekime ara veriyorum.
Uzun pozlama fotoğrafa ayrı bir sihir katıyor bana göre. O nedenle seviyorum ben bu yöntemi ve sıklıkla kullanırım.
Selamlar, saygılar.
Sonuçta video çekerken de çekim süresince sensör açık kalıyor ve bir miktar ısınıyor. Sanırım teknolojinin gelişmesi ile bu sorun büyük ölçüde çözüldü. Eski makinalarda belki daha büyük bir sıkıntı idi.
makinelerimizde daha ne ozellikler var hic birisini kullanmiyoz neredeyse.sayenizde bunlari hatirliyoz hem deneme hevesi yaratiyorsunuz insanda 🙂 bizi hep fotografin icinde tutmayi basariyosunuz..sizin siteye uye oldugumdan beri makinemi daha cok kullandigimi daa cok fotograf cektigimi goruyom…bence fotograf makinsi uretenler size cok sey borcludur..iyiki varsiniz.emeklerinize saglik
Takibiniz ve cesaret verici destekleriniz için biz de size teşekkür ederiz.
Selam ve saygılarımızla!
Selamlar abicim , geçenlerde makinemde nasıl ve ne şekilde olduğunu anlayamadığım bi durumda ,BULP modunda kare çektiğimi farkettim ve düşünmüştüm nedir ne değildir bu mod diye , son zamanlarda biraz fazla kurcalıyorum makineyi sanırım ;-ıo tanımak için , sizin yazınızı okuyunca ,evett diyerek ampüller yandı kafamda ,nasıl ne amaçla kullanılması gerektiğini pekiştirme durumum oluştu , bu güzel makale için ayrıca tşk ederim ,ışık tutuyorsunuz
Evet Devrim bey, isabet olmuş bu yazım 🙂
İşinize yaramasına sevindim.
Kameranızı karıştırmaya devam edin; karıştırdıkça yeni şeyler öğreniyorsunuz, yeni şeyler öğrendikçe daha çok fotoğraf çekiyorsunuz, daha fazla çektikçe geliştiriyorsunuz ve daha çok sevmeye başlıyorsunuz fotoğraf çekmeyi.
Selamlar, saygılar.
Yazı için teşekkürler, kafamda oluşan bir soruyu sormak isterim izninizle:
– Bulp ya da time modunda NETLEMEYİ nereye ve nasıl yapacağız ?
Örnek : diyelim ki zifiri karanlık bir ortamda yıldız çekimi yapacağız, netleme nereye yapılacak ve nasıl yapılacak, keza havai fişek çekimlerinde, netlemeyi nasıl ve nereye ( henüz havai fişek bile atılmamışken üstelik) yapacağız?
Merhaba,
Havai fişek çekecekseniz,
Lensin kapağı ilk başta kapalı dursun. Bulb modunda olacağınızdan, havai fişeklerin atımı boyunca pozlamada kalabilirsiniz. İlk fişek patladığında lens kapağını kamerayı çok titretmeden açın, tam bir havai fişek patlaması için açık tutun. Bitince 2 saniye kadar bekleyin ve lens kapağını tekrar takın. Birden fazla havai fişek patlaması yakalamak için bu işlemi her defasında tekrarlayın.
Lens kapağını açıp kapatmak kamerayı çok sarsacaksa, önüne siyah bir karton tutmak faydalı olabilir. Veya uzaktan kablolu/kablosuz tetikleyici ile hiç lens kapağı ile uğraşmadan çekimi dilediğiniz zaman başlatıp dilediğinizde sonlandırabilirsiniz.
Bildiğim kadarıyla Nikon Z6 II kullanıyorsunuz. Hiç bunlarla uğraşmadan hızlandırılmış video çekin. Beğendiğiniz kareleri çıkarın, alın size havai fişek fotoğrafları.
EK İPUÇLARI:
Havai fişekleri karanlık bir gökyüzüne karşı çekin, kadrajın altında boşluk bıraktığınızdan emin olun. Daha sonra, gece çekilmiş bir ulu ağaç veya bir yapının fotoğrafını bilgisayara ihtiyaç duymadan bu havai fişek fotoğrafı ile kameranızda çok kolay bir şekilde katmanlayabilirsiniz. Bu da harika bir tekniktir, bunun nasıl yapılacağını bilmiyorsanız kameranızın kullanım kılavuzuna bakın. Veya bu konu hakkında birkaç gün içinde yayınlayacağım makaleme bir göz atın 🙂
Saygılar.
Uzun ve tatminkar yanıt için teşekkürler, yalnız yanıtınız dahilinde, benim için yine eksik ve sorulması gereken bir konu daha çıktı, üstelik çok yerde sorduğum ve karşılığını tam alamadığım bir konu: Sonsuza netleme…
Nedir, nasıl yapılması gerekir, mesela benim yeni lensimin üzerinde (z 24-70 F:4) sonsuz işareti olan netleme skalası yok, şimdi nasıl yapacağız ?
Evet, Z 24-70mm F4 objektifte sonsuz halkası yoktur. Çünkü o yeni nesil, kablolu tabir edilen bir lens. O nedenle, ya FTZ adaptör ile bir F lens kullanabilirsiniz ya da havai fişeklerin atılacağı mesafe belliyse o düzleme yakın/eşit bir noktaya manuel netlemek gerekecek.
Öncelikle emekleriniz için tşk ederim. 5 dakikalık bir bulb çekiminde sonra makina 5 dakikada kayıt için bekliyor bunu nasıl engelleye biliriz?
Erdal bey merhaba,
Muhtemelen kameranızda “Long Exposure Noice Reduction” yani “Uzun pozlama kumlanma azaltma” özelliği aktif durumdadır. Onu kapatın problem düzelecektir.
Hangi kamera modelini kullanıyorsanız yazarsanız, bunun nasıl yapılacağını buradan açıklayabilirim.
İşlemin sonucunu buradan paylaşırsanız memnun oluruz.
Saygılar.