Bulanık görüntülerden bıktınız mı? O zaman kullandığınız lensin en keskin noktası‘nı bularak daha keskin görüntülerin nasıl çekileceğini öğrenmenin zamanı gelmiş demektir. Bunu bilmeniz size daha fazla güven verir, zaman kazandırır ve daha iyi fotoğraflar çekmenize yardımcı olur. Fotoğraf çekmekten daha çok zevk almanızı sağlar.
Bu yazıda değineceğimiz konular:
- Lensimizin en keskin noktasını bulma (daha keskin görüntüler için)
- Neden Diyafram Öncelikli çekim modu kullanmalı?
- Her seferinde en keskin görüntüyü elde etmek için bir test gerçekleştirme
- Objektifinizin keskin noktası ne kadar önemlidir? Farklara dikkat çekeceğiz.
Yukarıdaki saat görüntülerinde sağdaki fotoğraf (f/7.1) daha keskin görünüyor.
Sol alt köşesindeki cetvelin üzerindeki ölçek çizgilerine dikkatlice baktığımızda;
Benim lensimin en keskin noktasında çekildiğinden f/7.1 diyafram ile çektiğim daha keskin, ama f/3.5 diyafram ile çekilen öyle değil.
Önce lensimize bir göz atalım
Biz burada başlangıç olarak giriş seviyesi bir değişken odaklı (zum) lensi kullanacağız. Çoğu kit lenslerin (DSLR gövdeler ile birlikte gelen standart lenslerin) en keskin sonuçları ürettiği noktalar genellikle orta açıklıklardaki Diyafram değerleridir.
Objektifinizin orta diyafram açıklığını belirlemek için en açık (f/değer en küçük) ve en kısık (f/değer en büyük) diyafram ayarını bilmelisiniz.
Bu değer objektifinizin kenarında veya ucunda bir yerde yazar şunun gibi görünür; “1: 3.5-5.6”.
Örneğin, benim Nikon 18-55mm zum objektifim böyle görünüyor.
Bunun anlamı şudur; bu objektifimin 18mm odak uzaklığındaki en geniş diyafram açıklığı f/3.5 demektir. En uzak odak uzaklığı olan 55mm’de ise en geniş diyafram değeri f/5.6’dır.
Lenslerin en keskin diyafram değerinin bulunması için kural en geniş diyafram açıklığından iki tam durak (f/stop) kadar kısık değerinin alınmasıdır. Objektifim üzerinde en geniş açıklık f/3.5 olduğuna göre iki tam durak ilerisi f/7.1 olur, ki bu benim objektifimin en keskin diyafram açıklığını verir.
F-Duraklarınızı saymak için aşağıdaki tabloyu kullanabilirsiniz.
Tabi, lensimin en keskin tek noktası bu diyafram açıklığı değil, burada çok kısa da olsa bir ara bölge var. Bu lens ile f/7.1’den f/10’a kadar keskin bir görüntü yakalayabilirsiniz, ben bu aralığa “Lensin tatlı aralığı” diyorum. Objektifinizin bu tatlı aralığını öğrendikten sonra en net görüntüyü elde etmek için kolayca bir test yapabilirsiniz. Testi gerçekleştirmek için “A” Diyafram Öncelikli mod kullanarak çekim yapmanız gerekecektir.
“A” Diyafram öncelikli mod ile kontrolü ele alın
Diyafram öncelikli modda çekim “P” Otomatik moddan daha yaratıcı fotoğraflar çekmeniz için istediğiniz diyafram ayarını seçmenizi sağlar. Diyafram ayarını kontrol ederek keskin bir görüntü elde etmek çok daha kolaydır; çünkü kameranız Perde hızını otomatik olarak seçer, kullanımı kolaydır.
Muhtemelen en net alan derinliği olan fotoğraflar için f/16 ve f/22 gibi kısık diyafram değerleri kullanımının en iyi yöntem olduğunu duymuşsunuzdur. Bu bilgi doğru olsa da, net alan derinliği her zaman keskinlik demek değildir. Lensiniz tatlı aralığında bir diyafram açıklığı seçmek daha keskin görüntüler elde etmenizi sağlar.
Test: Lensin En Keskin Noktası’nın bulunması
Bu testi yapmak sadece birkaç dakikanızı alır. Başlamak için;
- Kameranızı bir üçayak üzerine yerleştirin,
- Kadrajınızı ayarlayın (modelinizi, nesnenizi belirleyin)
- Fotoğraf makinenizi “A” Diyafram Öncelikli moda getirin ve en açık diyafram değerine ayarlayın (benim yukarıdaki lensimde f/3.5)
- İlk fotoğrafınızı çekin,
- Kadrajınızı ve zum halkanızı hiç oynatmadan diyaframınızı 1’er durak arttırarak her defasında bir fotoğraf daha çekin.
Benim testimde şu diyafram değerlerinde çekim yaptım: f/3.5, f/5, f/7.1, f/9, f/14, f/20. Toplamda 6 tane fotoğraf çektim.
Siz çekim aralıklarınızı 1 tam durak değil de 1/3 durak arttırarak yapabilirsiniz. Bu durumda çekeceğiniz fotoğraf sayınız 3 kat olacaktır (benim örneğimde 6 yerine 18 fotoğraf çekecektim). Fakat buna bence gerek yok, çünkü 1’er durak aralıklarla çektiğiniz fotoğraflar karar vermeniz için size yeterli veri sağlayacaktır.
Fotoğraflarınızı bilgisayarınıza yükleyin ve yakınlaştırın. Hangi diyafram ayarlarının en net görüntüyü sağladığını net bir şekilde göreceksiniz. Benim fotoğraflarımda f/9 diyafram değeri ile çektiğim fotoğraf en net olanıydı. Aşağıda örneğini göreceksiniz.
Tüm fotoğrafları doğal ışık koşullarında, netleme noktasını hiç bozmadan değişik diyafram değerlerinde çekmiştim. Yukarıda en keskin nokta olan f/9 ile lensimin maksimum açıklığı olan f/20 diyafram değerleri arasındaki farkı görüyorsunuz.
Daha da yakınlaştırırsak:
Sarı giyeceğin dokularına veya arkadaki saatin yazısına bakarsanız f/9 ile çekilmiş olan daha net görünüyor, f/20 ile çekilmiş olanda ışık saçılması (diffraction) etkisinden dolayı netlik kaybolmuş.
Doğal ışık altında çekime bayılıyorum.
Daha düşük ışık koşullarında daha net görüntüler yakalamayı öğrenerek çektiğim fotoğraflardan daha çok daha mutlu olmaya başladım.
En güzel fotoğraflarınızı çekmeye başlayın
Artık lensin tatlı noktasını bildiğinize göre uygulama zamanı.
Umarım sonuçlarından memnun kalırsınız!
En net kareleri yakalamak için ipuçları:
- Diyafram Öncelikli modda çekim yapın,
- Orta ayarda bir diyafram seçin (yukarıda öğrenmiştik),
- Kameranın sarsıntısını azaltmak için bir üçayak ve bir kablolu/kablosuz deklanşör tetikleyici (veya varsa makinenizde “Pozlama Gecikme Modu“nu) kullanın,
- Keskinlik özellikle önemli olduğunda lensin tatlı aralığında bir dizi çekim yapın
Fakat burada durmayın. Diyafram öncelikli modda diyafram ayarlarıyla oynamaya devam edin. Keskin olan görüntüler elde etmek harika, ancak alan derinliği gibi konuları da unutmayın, özellikle manzara fotoğrafı çekiyorsanız.
Özet
Daha net görüntüler almak için diyaframı olabildiğince kısmak doğru bir yöntem değildir. Her objektifin en keskin olduğu bir diyafram açıklığı vardır.
Eğer objektifiniz değişken odaklı yani zum lens (örneğin 16-35mm gibi) ise lensin en keskin noktası için yalnızca diyafram değeri yeterli değildir, odak uzaklığı da ayrı bir etkendir. Başka bir deyişle; elinizde bir 16-35mm f/4 zum lens varsa; “Bu lensin en keskin noktası, f/8 ile f/11 diyafram açıklığıdır” diyemezsiniz, daha doğrusu bu tek başına doğru değildir. Bu lenslerden en net sonuçlar alabilmek için odak uzaklığının da 18-24mm arasında olması gerekir. Bu da bir başka yazı konumuz olsun.
Diyafram ve alan derinliği hakkında daha fazla bilgiyi burada bulabilirsiniz.
Sizin de paylaşmak istediğiniz güzel püf noktaları var mı?
Lütfen bunu aşağıdaki “Yorum yaz” kısmından bizlerle paylaşın.
Işığınız bol olsun.
Harika bir yazı. Webde ki en anlaşılır dil.
Teşekkür ederim.
Gayet güzel ve anlaşılır bir yazı olmuş.
Teşekkürler.
Harika bir yazı olmuş. Elinize sağlık. Keskinlik konusunda nerelerde hata yaptığımı sayenizde farkettim 🙂
Teşekkür ederim.
İşinize yaramasına memnun oldum.
Saygılar
Merhaba, Nikon 810. lens 24-70’de otofocus sorunu yaşıyorum. AF-C, AF-S hangisi ile çekersem çekeyim, netlik odaklandığım kişinin arkasındaki kişiye gidiyor. Odaklandım kişi arkasında bir kafa yoksa net, bir kare sonra odaklandığım kişinin arkasına bir kafa girdiğinde netlik o kafaya gidiyor… Her şeyi denetim ama sorunu çözemedim. Yardımcı olursanız, beni mutlu edersiniz. Teşekkürler
Ali Kemal bey,
Problem yapmayın, eğer objektifinizde fiziksel bir hasar yoksa çözümü basit aslında. Aşağıda linkini gönderdiğim yazımda nasıl yapılacağı detaylıca anlatıyorum. Bu adımları deneyin, tekrar görüşelim.
Saygılar.
https://www.arthenos.com/lens-kalibrasyonu-nedir-nasil-yapilir/
Emeğinize, elinize sağlık.
Sırayla makalelerimi okuyorsunuz anlaşılan 🙂
Eksik olmayınız. Teşekkürler.
Elinize sağlık, çok açık ve anlaşılır anlatım, teşekkürler.
Biz de size teşekkür ederiz Çetin bey.
Saygılar.
Sebahattin bey merhaba, blogunuzu yeni keşfettim ve değerli bir hazine bulduğumu düşünüyorum. Uzun pozlama fotoğraflar benim de favorim. Pek çok deneme yaptım, hoşuma giden bir kaç fotoğraf elde ettim, ama sizin makalenizi okuyunca dikkatimden kaçan püf noktalarını gördüm. Şu anda ekranımda 6 sekmede farklı makaleleriniz açık birini okurken yeni bir konu görüyorum… Sanırım önümüzdeki günlerde sizin yazılarınızla bir hayli zaman geçireceğim. Özenli çalışmanız ve paylaşımınız için çok teşekkür ediyorum. Okuduklarımla ilgili kafama bir sürü soru geliyor, ama yorumları da okumadan sormak istemiyorum belki aynı konular konuşulmuş olabilir. Selam ve saygılar.
Bildiğimiz konular olursa her zaman yardıma ve paylaşıma hazırız Çetin bey. Arthenos bir paylaşım platformudur ve herkese açıktır. Beğenmeniz mutlu etti.
Takip ve desteğiniz için tekrar teşekkürler.
Selamlar saygılar.
Merhaba
Sitenize bayıldım.Bilgilerinizi bizimle paylaştıgınız için teşekkür ederim.
Ben panografik fotograf çekmeyi çok seviyorum.Ve o yüzden manuel de çalışıyorum.Yukarda diyefram agırlıklı tercih etmemizi söylüyorsunuz.Manuelde en kesik foto nasıl elde edebilirim.Önce diyaframda ölçüm yapıp enstantane belirleyip mi manuele dönmem gerekir.Şimdiden teşekkür ederim.saygılar.
Banu hanım merhaba,
“A” Diyafram öncelikli çekim modunu burada genel-geçer bir mod olarak belirtmek istemiştim aslında. Ancak ben de panorama çekeceksem sizin gibi “M” Manuel mode geçerim. Çünkü biliyorsunuz, her kare arasında pozlama farkının oluşmaması genel kural panoramada. Gerçi çekim sonrası işlem adımlarında Photoshop ile kareler arasında pozlama dengelenebilir ama ne gerek var bununla uğraşmaya?
Ben Panorama çekerken;
– Kameramı “M” Manuel çekim moduna alıyorum.
– Önce sahnem için diyafram değerimi belirliyorum. Burada lensimin en keskin olduğu noktayı gözetmeye gayret ediyorum ve diyaframı ve odak uzaklığını buna göre ayarlamaya çalışıyorum.
– Lensimi/Kameramı manuel netleme moduna alıyorum Otomatik AF devre dışı.
– Netleme yapacağım noktayı/bölgeyi belirliyorum ve o bölgeye manuel netliyorum.
– Ardından kameramın pozometresini kullanarak enstantanemi belirliyorum.
– Bir deneme çekimi yapıyorum ve histogramı kontrol ediyorum. Saha veya sola dayanmış olmamasına dikkat ediyorum. Gerekirse enstantaneyi tekrar ayarlıyorum.
– Ardından en soldan başlayarak karelerimi çekmeye başlıyorum.
– Her çekimde bir önceki karenin en az 1/3’lük kısmının kadrajda olmasına dikkat ediyorum.
– Üçayak kullanmak ilk tercihim. Yanımda üçayak yoksa, ayaklarımı hiç oynatmadan, yalnızca belimden destek alarak, belimin ekseninde dönerek çekmeye dikkat ediyorum.
– Ardından bu kareleri birleştiriyorum.
Herkesin iş akışı farklıdır, bunlar benim deneyimleyip bulduğum yöntemlerim.
Saygılar.
Sabahattin Bey ilginiz için çok teşekkür ederim.Saygılar sevgiler.
Merhaba, you tube kanalınız var mı?
Nuran hanım merhaba,
Youtube kanalımızın son aşamalarındayız. Son zamanlardaki malum nedenlerle çalışmalarımız bir süre aksadı. Yakında yayında olacağız.
İlgileriniz için çok teşekkür ederiz.
Saygılar.
Fotografın keskinliği konusundaki yukarıdaki bilgiler mükemmel olmuş. Bilinen bu gerçeklerle fotograftaki keskinlik doruk noktasına ulaşabilir. Mükemmel keskinlik son noktamıdır?
Ben senelerdir portre fotografları çekerim.Beni çok keskin kareler içine çekmeyebilir. İçine biraz gren, biraz netsizlik katmak gerektiğine inanırım.
Bu yorumum keskinlikle pek alakalı olmasada bir görüş, bir fikir ve punktumu elde etmede bir yoldur.
Başarılar dost selamlar…
Bülent bey merhaba,
Bazı portre fotoğraflarında grenli ve netsiz bazı karelerin etkileyiciliğini ben de seviyorum. Sizin böyle çok fotoğraflarınızı hayranlıkla izlemişliğim vardır 🙂 Ben bu yazımda, sıkça dert yanılan “keskin fotoğraf çekememe” nedenlerine değinmeyi amaçladım. Bunu siz de belirtmişsiniz zaten.
Değerli katkılarınız için teşekkür ederiz.
Selamlar, saygılar.