Fotoğraf: Veysi Arcagök
Ne yediğimizi biliyor muyuz Mikdat?
Gerçeği mi konuşmamı istersin, hoşuna gidecek olanı mı?
Gerçeği öyle mi? Tamam, konuşalım. Beslendiğimizi sanıyoruz, gerçekte ise aldanıyoruz. Çoğunluk yediğimizi gıda zannediyoruz, küçük dozlarda zehirlendiğimizin farkında değiliz. Başımıza ilmek ilmek çorap ördüğümüzü, ileride büyük sağlık problemleriyle karşılaşacağımızı ne yazık ki bilmiyoruz.
En önemli aldanışımız öncelikle ‘lezzet, alışkanlık ve sunum’ özelliklerinde yatıyor. Damak tadımıza uygun yiyecekleri, süslenmiş tabakları, garsonun nezaketini, mekânın temizliğini ve tefrişatın nezihliğini ‘iyi’ olarak nitelemek, kendimize kurduğumuz tuzağımız olmaktadır.
Yiyeceklerimize lezzet katan unsurlar doğal baharat ise hiçbir sakıncası olmamaktadır. Baharat yerine tatlandırıcı kimyasal katkılar olduğunda, o yiyeceği beğenerek daha çok tüketiyoruz. Hatta lezzeti arıyoruz, bağımlısı olup kendimizi esaret zincirine bağlıyoruz.
Hazır yiyeceklerde üreticinin en önemli amacı; ürününe tüketicinin beğenisini ve bağlılığını sağlayarak, kendi pazarını genişletmektir. Tabii ki çekici reklamlarla satışını artırmayı teşvik eder.
Günümüzde tarla ve bahçelerden üretilen bitkisel ürünlerle birlikte, çiftliklerde üretilen hayvansal yiyeceklerin çoğunluğu organik yapısından uzaklaşmıştır. Soframıza gelen yiyecekler, artık büyük bir oranda ‘gıda’ değerini yitirmişlerdir. Nasıl mı?
Mikdat, çiftlik hayvanlarının beslenmesindeki tahıllardan, özellikle mısırdan bahsetmek gerekir.
Her tür hayvansal organizma için omega 3 ve omega 6 yağ asitleri dengesi çok önemlidir. Doğal merada beslenmiş hayvanların et, süt ve yumurtalarında bu denge sağlıklı oranını korumaktadır. Merada otlamış hayvanların ürünlerini tüketen insanlar, gerçek hayvansal gıdayla beslemektedir.
Çiftlikte entansif besi dediğimiz “Bir besi hayvanından bilim ve tekniğin tüm olanaklarını kullanarak en yüksek bir düzeyde verim elde etme” işin içine girdiğinde, ne yazık ki önce o besi hayvanı için ve ardından o hayvansal ürünleri tüketen insan için denge bozulmaktadır.
Ne mi olmakta? Besi rasyonunda bulunan mısırın yoğunluğu ölçüsünde, hayvansal üründeki omega 6 oranı da yükselmektedir. Çünkü mısır bitkisinde yüksek oranda omega 6 yağ asidi bulunmaktadır. Günümüzde ABD’deki hazır ayaküstü (fastfood) karın doyurma şekli, insanların birçok kronik rahatsızlığının sebebidir. Omega 6 yağ asidinin yoğunluğu yangıya yol açmakta, iltihaplanma sonucunda bozulan hücreler ise kanser, depresyon, obezite, alerji, artrit, diyabet, astım, otoimmün ve bağışıklık yetersizliği gibi listesi uzayıp giden hastalıklılara yol açmaktadır.
Merada beslenmiş hayvanların et, süt, süt ürünleri, yumurtaları işlenmeden mutfağınıza girmişse, eti de ızgara yapmamışsanız, bunların yanında doğal ortamda suni gübre ile bitki koruma ilacı atılmamış sebze ve meyvelerle besleniyorsanız, gerçek bir gıda sofranızdadır, afiyet olsun.
Evet, Mikdat geleceğe gülümseyerek umutla bakmak istiyorsan, önce ne yediğini bilmelisin.
Hadi sağlıcakla kal…
Cargill> Monsanto> Rothschild family+yandaşlar> Kapitazim+Emperyalizm>>> İlaç sektörü
☺
Fırın tıka basa doluydu. Herkes yaklaşan iftar saatinden önce pidesini alıp eve gitmek için acele ediyordu. Fırıncı tahta küreği ile pişen pideleri fırından hızlı hızlı çıkarıp arkasındaki tezgaha boşaltıyordu. İki eleman ise bu pideleri müşterilere servis ediyordu. Son gelen pidelerin içerisinde bir tanesi herkesin dikkatini çekti, çok farklıydı. Diğerleri gibi soluk değil parlak ve kırmızımsı, mis gibi kokusuyla ayırt ediciydi. Bir el hızlıca uzandı ve o kadar pidenin içinden onu kenara çekiverdi. “O pidenin özelliği ne?” diye sordum satan çocuğa. “Abi o yumurtasını kendisi getiriyor, doğal yumurta” dedi. O zaman kendi yediğimiz pidelerin, yumurtanın ve diğer gıdaların ne kadar yavan, ne kadar sağlıksız olduğunu bir kez daha anladım.
Yazı için teşekkürler Mikdat abim.
Selam ve saygılarımla.
Teşekkürler dost.
Merhaba Mikdat bey
Makalenizin içeriğine tamamen katiliyorum.
Elimizden geldigi kadar beslenmemize dikkat ediyoruz .Ama
başarıyormuyuz???.
Saglikli günler dilerim.
Güler Hanım günümüzde beslenmemize dikkat etmek çok zor olsa da, büyük sağlık sorunlarıyla karşılaşmamak için özen göstermek zorundayız.
Teşekkürler.