Profesyonel fotoğrafçılar veya benim gibi fotoğraf gönüllüleri bellek kartlarına çok fazla güveniyoruz, onlar kameralarımız tarafından çekilen görüntüleri saklıyorlar ve bu görüntüleri bilgisayarlarımıza / ana sunucuya aktarmak için onları kullanıyoruz. Çoğu profesyonelin sahada ikinci veya üçüncü yedekleri bulunuyor. Hafıza kartlarının bir fotoğraf iş akışındaki rolü asla göz ardı edilmemelidir. Başarısız bir bellek kartı bir çok sorun ve sıkıntıya yol açmakla kalmaz, aynı zamanda özellikle işin profesyoneli fotoğrafçılar ile ticari müşterileri arasında daha büyük sorunlar yaratabilir. Bu yazımda, hem bir fotoğraf gönüllüsü olarak hem de bir Bilgi Teknolojileri profesyoneli olarak uzun yıllara dayanan deneyimlerimle bellek kartı seçimi, nasıl kullanılacağı ve bu kartların bakımının ve saklanmasının nasıl yapılacağına ilişkin bazı öneriler paylaşacağım.

Bunu yıllar önce bizzat yaşamış biri olarak söylüyorum;

Yeni evlenen bir çifte tüm düğün boyunca çekilmiş videolarının kötü bir kaset yüzünden kaybolduğunun söylenmesi kadar korkunç bir şey olamaz.

Hayır, yanlış düşündünüz, ben bu olayda videoyu çeken değil, evlenendim. O zamanlar dijital kameralar olsaydı, bunun kötü bir hafıza kartı versiyonu ile karşılaşacaktık. Ticari bir fotoğraf çekimini maliyetleri yüksek olsa da yeniden yapabilirsiniz, ama bir düğünü yeniden çekmeniz imkansızdır. Bu nedenle bir hafıza kartının sadece basit bir depolama aksesuarı olmadığını anlamak önemlidir ve güvenilir bir depolama aracı olarak rolünü asla gözden kaçırmamak gerekir. Ne yazık ki bellek kartlarının nasıl kullanılacağına dair internette çok fazla çelişkili bilgi var. Bu da ne yazık ki hafıza kartlarının yanlış anlaşılmasına ve yanlış kullanılmasına yol açıyor. Standart birtakım tavsiyelerin yanı sıra, bu tür konuların da üzerinden geçerek hepsini ayrıntılı olarak inceleyelim.

Güvenilir markaların bellek kartlarını satın alın

Değişik fiyat seviyelerinde çok farklı hafıza kartı markaları arasından, daha ucuz, isimsiz bir markanın kartını almak başta cazip gelebilir. Ancak satınalma kararını vermeden önce, gelecekte bu tür kartların olası arızaları ve sorunlarıyla uğraşmak isteyip istemediğinize ciddi olarak karar vermelisiniz. Ayrıca isimsiz bir markanın kartını satın alırsanız ve sorun yaşarsanız, büyük olasılıkla ihtiyacınızın çok üzerinde daha yüksek kalitede bir markalı kart almak için motive olursunuz, böylece ilk yatırımınız çöp olduğu gibi, yeni yatırımınızda da gereksiz fazla para harcamış olursunuz. İyi bir marka kartla başlarsanız ve buna herhangi bir şey olursa, garanti kapsamında yenisiyle değiştirilmesi konusunda üreticinin garantisine güvenebilirsiniz. Ayrıca zamanınızın da değerli olduğunu unutmayın! Bir kartta sorun olursa içeriği kurtarmaya çalışmak için çok zaman harcayabilirsiniz. Günümüzde yüksek kaliteli hafıza kartlarının ne kadar ucuzladığını göz önünde bulundurursanız, neden isimsiz bir marka seçme riskini göze alasınız? Neden daha başında güvenilir bir marka seçmeyeseniz?

Yaptığım birçok araştırmada ve kişisel deneyimlerime dayanarak güvenilebilecek bellek kartı markaları konusunda, SanDisk, Lexar, Samsung, Sony, Transcend, Kingston ve PNY kartlarını kalite konusunda oldukça iyi buluyorum. Yıllardır bu markaların hafıza kartlarını kullandım ve oldukça sağlam bir performans ve güvenilirlikle fotoğraf makinelerimde ve mobil cihazlarımda oldukça güvenilir çalıştıklarını gördüm. Markaların arıza oranlarına ilişkin istatistiksel bir veri bulunmasa da kişisel olarak en çok SanDisk marka bellek kartı kullandım. Muhtemelen en pahalı markalardan biri olmasına rağmen, SanDisk bellek kartında şimdiye kadar hiç hata ile karşılaşmadım. SanDisk Extreme Pro serisi CF ve SD kartlarına sahibim. Lexar CF kartları da oldukça güvenilir, ancak SD kartlarından uzak duruyorum. Birçok inceleme ve kullanıcı yorumlarında Lexar SD kartların kullanıcılarına çok baş ağrısı yarattığını okudum. Ben şimdiye kadar Lexar SD kart kullanmadığım için böyle kötü bir tecrübe yaşamadım. Samsung Pro ve SD kartlarını da kullandım, performans ve güvenilirlik açısından SanDisk Extreme Pro serisi kartlarıma rakip olan iyi kalitede kartlar olduklarını tecrübe ettim, böylece Samsung SD kartlar ikinci en sevdiğim marka haline geldi. Yedekleme gibi farklı ihtiyaçlar için ucuz hafıza kartlarına ihtiyacım varsa uygun fiyatlarla satılan Transcend, Kingston ve PNY gibi markalara da bakabilirim. Bunlar benim bu markalarla ve kartlarla ilgili kişisel deneyimlerimdir, amacım bir markayı öne çıkarmak veya bir başkasını kötülemek değildir, sizin gerçekliğiniz bunlara uymayabilir ve geçmişte başarısızlık yaşadığınız kartlara dayanarak bir markayı diğerinden daha güvenilir bulabilirsin. Ayrıca, bellek kartı özelliklerinin ve kalitelerinin her yıl değiştiğine de dikkat çekmek gerekir. Bu nedenle, belirli bir modelde bir sorun yaşarsanız bu, bir sonraki modelin kötü olacağı anlamına gelmez. Araştırmalarıma ve geçmiş deneyimlerime dayanarak, farklı hafıza kartı üreticileri arasındaki arıza oranları büyük ölçüde değişkenlik gösteriyor, bu nedenle bir markanın her zaman diğerinden daha iyi olacağını söylemek imkansız. Güvenilirlik için farklı bellek kartı markalarını karşılaştırabilecek anlamlı istatistiksel veriler yapmak için çok fazla marka, çok fazla model, çok fazla özellik ve çok fazla hafıza kartı bileşeni var. Benim için SanDisk ve Samsung gibi markalar güvenilir, çünkü bu iki şirketin kendi bellek yongalarını oluşturduğu ve kalite kontrolünün standartların üzerinde olduğu biliniyor. Geçmişte ve şimdi kullandığım bilgisayarların SSD veya PCIe NVME depolama alanı için Samsung kullandım, Samsung’un hafıza kartlarına olan güvenim sanırım buradan geliyor.

Gelecekte başınız ağrısın istemiyorsanız güvenebileceğiniz hafıza kartı markalarını satın aldığınızdan emin olun!

Bellek kartlarını yetkili satıcılardan satın alın

Hangi hafıza kartını satın alacağınıza karar verdiğinizde bu kartları yetkili satıcılardan aldığınızdan emin olun. Bu, bir önceki konudan bile daha önemlidir, çünkü piyasada çok fazla sahte bellek kartı mevcut. Unutmayın, tüm SD kartlar aynı görünür ayırt edemezsiniz. Bazı Çinli üreticiler sadece hafıza kartlarını taklit etmenin yollarını bulmakla kalmıyor, aynı zamanda orijinal perakende ambalajını da birebir taklit ederek kartın oldukça gerçekçi görünmesini sağlıyor. Eğer güvenilir bir yetkili satıcının mağazasından veya sanal marketinden baktığınız bir kartın fiyatından daha ucuza güvenilir olmayan başka bir yer bulursanız kendinizi kandırmayın. SanDisk gibi ciddi şirketler fiyatlandırma yaparken tüm  perakendecilerine eşit davranmayı ilke olarak benimsiyorlar, bu yüzden fiyatlandırma tek bir perakendecide değişirse, diğerlerine de yansıtılır (o mağazada Günün Fırsatı gibi tek seferlik bir kampanya olmadığı sürece). Ben, bu tip alışverişlerimi TeknoSA, VatanBilgisayar vb gibi firmalar olmadıkça sanal mağazalardan almayı tercih etmiyorum. Bu tip sanal alışveriş sitelerindeki sanal dükkanlar tarafından satılan sahte hafıza kartlarının olduğu biliniyor.

Kullanılmış veya yenilenmiş bellek kartı satın almayın

Markası ve modeli ne kadar güvenilir olursa olsun, kullanılmış veya yenilenmiş hafıza kartlarında iyi bir fiyat yakalasanız bile, bunları kesinlikle satın almamanızı şiddetle tavsiye ederim. Kullanılmış ve yenilenmiş hafıza kartları ile ilgili sorun, bu kartların sizden önce ne sıklıkla kullanıldığını bilmemenizdir. Fotoğrafçı bu kartları hor kullandıysa bu, hafıza kartı içerisindeki hücrelerin daha az ömrü kaldığı anlamına gelir. Bu nedenle, özellikle de yoğun bir fotoğrafçıysanız, bu tip kartlarla sorunlar yaşamanız kuvvetle muhtemeldir. Toplam çekim sayısını gösteren çoğu kameranın aksine, hafıza kartları yazma işlemlerinin kaç kez gerçekleştiğine dair bir iz bırakmazlar. Birisi size kartlarını çok az kullanıldığını söylese de size doğruyu söyleyip söylemediğini kontrol etmenin bir yolu yoktur. Ayrıca, satın alacağınız kişinin bu kartlara ne kadar iyi baktığını bilmiyorsunuz ve kartların garanti süresi devam ediyorsa dahi, garantiyi sizin devam ettirmeniz mümkün olamayabilir. Hafıza kartları günümüzde inanılmaz derecede ucuzladı, bu yüzden kullanılmış olanları almaya çalışarak birkaç lira tasarruf için çok daha büyük risklerle uğraşmam.

Bellek kartının özelliklerine dikkat edin

Ne yazık ki çoğu hafıza kartı üreticisi satışlarını artırmak için hafıza kartlarındaki etiketlerde gerçek bilgileri yazmıyorlar. Bir hafıza kartının etiketinde hız 95MB/sn belirtilse de, bu hafıza kartının gerçekte bu hızlara ulaşabileceği anlamına gelmez. Aslında hafıza kartlarındaki yayınlanan transfer hızlarının genellikle sadece okuma hızını değil, yazma hızını yansıttığını biliyor muydunuz? Dolayısıyla, bir bellek kartında 95 MB / sn transfer hızı gibi bir şey görürseniz, bu yalnızca bellek kartınızdan bilgisayarınıza potansiyel aktarımın hızını gösterir. Burada “potansiyel” kelimesi anahtardır, çünkü reklamı yapılan hızlar, büyük dosyaların sıralı yazımlarını yaparken bellek kartının ulaşabileceği maksimum teorik hızlardır.

Bellek kartlarının çoğunun etiketlerinde yazan maksimum hızlara ulaşmadığını okuyorum. Bu da bende hayal kırıklığı yaratıyor. Bu nedenle, etiketinde hızlı okuma ve yazma hızlarına sahip olduğunu iddia eden bir hafıza kartı satın alırsanız, bu sayıların gerçekliği yansıtıp yansıtmadığını görmek için büyük boyutlu dosyaları bellek kartına kopyalamayı deneyin. Ama bundan önce bu hızlardan gerçekten yararlanabilecek yeterince hızlı bir okuyucunuz olduğundan emin olun, detayları aşağıdaki “Hızlı ve güvenilir bir bellek kartı okuyucusu edinin” bölümünde bulacaksınız. Ben etiketinde 150 MB/sn okuma ve 80 MB/sn yazma hızına sahip olduğu yazan Lexar Pro kartını bu yöntemle denedim ve bu hızlara asla ulaşamadım. Bu kartlar ile en çok 105 MB/sn okuma ve 56 MB/sn yazma hızları elde edebildim. Burada MacBook Pro bilgisayarımın kendi diskine yazması veya diskinden okuması esnasında oluşan gecikmeleri de hesaba katmak gerekir.

Bu nedenle bellek kartı satın alma aşamasında sadece maksimum okuma hızını değil, aynı zamanda maksimum yazma hızını da gösteren ayrıntılı teknik özelliklere de dikkat edin. Ardından kartı aldıktan hemen sonra test edin ve etiketindeki değerlere yaklaşık sonuçlar verdiğinden emin olun. Aktarım hızları inanılmaz derecede yavaşsa sahte bir hafıza kartı ile uğraşıyor olabilirsiniz.

Büyük kapasiteli bellek kartları satın almayın

Genellikle düşülen bir başka yanlış da büyük kapasiteli bellek kartı satın almaktır. Eğer bir fotoğraf çekimi sürecinde birkaç yüz çekim yapacaksanız, ki bu sayı bile yeterince fazladır, binlerce fotoğrafı barındırabilen bir hafıza kartına ihtiyacınız yoktur, çok sayıda kare çeken yaban hayatı fotoğrafçıları burada istisnadır. Neden büyük kapasiteli bellek kartı almamalı? Çünkü kullandığınız bu süper büyük kapasiteli hafıza kartında problem olursa içindeki her şeyi kaybedersiniz. Bu özellikle kritik projeler ve olaylar çekenler için oldukça önemlidir. Uzun sürecek bir seyahatiniz varsa sadece tek bir hafıza kartı kullanmanız makul görünebilir. Ancak bu hafıza kartına herhangi bir şey olursa ve yedeklemeniz yoksa o yolculuktaki tüm kareleri kaybedersiniz. Her çekimden sonra görüntüleri yedeklediğinizden emin olduğunuz çok sağlam bir yedekleme iş akışınız olmadıkça, bu büyük kapasiteli bellek kartlarına bel bağlamamalısınız.

Yeterki tüm değerli işleri tek bir hafıza kartında yedeklemesiz saklamayın!

İki bellek kartı yuvalı bir kamera kullanıyorsanız ve bunları “birinci kart dolduğunda ikinciye yazmaya başla” şeklinde ayarladıysanız, bir görüntüyü silme işlemini kameranızdan yapmayın! Tekrar ediyorum, sakın yapmayın! Bu ayarda çekim yaparken ve görüntüleri kameranızdan silerken hangi bellek kartının hangi fotoğrafları içerdiğini asla bilemezsiniz. Kameranız yeni görüntüleri otomatik olarak önce ilk kartınızdaki boş bulduğu bir alana yerleştirecektir.

Bir defasında üç günlük bir seyahate çıkmıştım ve bu seyahat boyunca yüzlerce fotoğraf çektim. Döndüğümde önce birinci kartımdaki bilgileri bilgisayarıma aktardım ve büyük heyecanla onları açıp bilgisayarımda büyük ekranda izlemek istedim. İzlememin sonuna geldiğimde seyahatimde çektiğim en son kareyi görünce sevindim, çünkü tüm fotoğraflarım bir tek karta sığabilmişti. Mi acaba? Ardından yedeklerimi de alarak kartlarımın ikisini de formatladım. Ertesi gün bir ışık yandı, eee hani en son gün yerel bir tapınakta çekmiş olduğum o özel ayinin çok özel görüntüleri nerede? Evet, tahmin edeceğiniz gibi onlar yoktu. Çünkü bu satırların yazarı, o zamana kadar sıkça yaptığı şeyi yine yapmıştı ve üçüncü günün sonlarına doğru bir kafede dinlenirken, birinci ve ikinci gün çekip beğenmediği kareleri yer kaplamasın diye kamerasından silmişti. Bu silme işlemine kadar, birinci kartım dolmuş ve üçüncü gün çekimlerim otomatik olarak ikinci kartıma yazılmaya başlamış, fakat ben o tapınak gezim esnasında birinci kartımdaki kareleri silince, birinci kartımda boşalan yere tapınak fotoğraflarımın sonlarını kaydetmişti. Ben de bilgisayarıma aktardığımda en son çektiğim kareleri görünce sevinip, hepsini tek karta yazdı zannetmiştim. Bu benim için çok iyi bir ders oldu, o günden buyana hiçbir kareyi kameramdan silmem!

Hafıza kartlarının kapasitesi ne kadar büyük olmalı? Bunun cevabı kameranızın oluşturduğu dosyaların boyutuna bağlıdır. Yüksek çözünürlüklü kameralar ile 14 bit Sıkıştırılmamış RAW çekerseniz dosyalarınız çok yer kaplayacaktır ve bunlardan birkaç yüz tanesini kaydedebilmek için daha büyük kapasiteli bir karta ihtiyacınız olabilir. Düşük ve orta çözünürlüklü kamera ile Kayıpsız Sıkıştırılmış RAW çekerseniz daha küçük kapasiteli kartlar ihtiyacınızı görecektir. Nikon D850 kameramla çekim yaparken genellikle 32 GB kartla çekim yapıyorum. Ancak Olympus OM-D E-M1 MII kameramla çekim yaparken 16 GB’lık kartlarım fazlasıyla yetiyor bana. Yaban hayatı veya aksiyon çekmek veya yedek olarak saklamak için aldığım tek bir 128 GB karta sahibim.

Bellek kartlarına gereksinimlerinizin zamanla değişeceğini unutmayın. Kameralardaki çözünürlük ve bit derinliğinin artmasıyla gelecekte daha büyük kapasiteli bellek kartlarına geçmeye başlayabilirsiniz.

Hızlı ve güvenilir bir bellek kartı okuyucusu edinin

Hafıza kartının kalitesi kadar kart okuyucusunun kalitesi ve güvenirliliği de bir o kadar önemlidir. Şu ana kadar Lexar, SanDisk ve diğer üçüncü parti üreticilerinden birçok farklı hafıza kartı okuyucusu kullandım. Kötü bir hafıza kartı okuyucusunun özellikle yazma işlemleri sırasında bir karta zarar verme olasılığı her zaman vardır. Bir hafıza kartı okuyucusu yazma sırasında başarısız olursa bir kartı tamamen kullanım dışı bırakma şansı oldukça yüksektir. Dizüstü bilgisayarlarda bulunan çoğu SD kart okuyucusu, diğer birçok bağımsız bellek kartı okuyucusunda bulabileceğiniz aynı OEM yongalarına sahiptir. Bu nedenle çoğu durumda temel teknoloji çoğu hafıza kartı okuyucusunda aynıdır. Ben şahsen Lexar kart okuyucuları tercih ediyorum, çünkü onları yeterince güvenilir ve hızlı buluyorum. SanDisk, kart okuyucularına çok fazla ilgi göstermiyor sanırım, teknoloji ve özellikler bakımından Lexar’la karşılaştırıldığında genellikle daha düşük kalıyorlar.

Ama benim gibi kameranızda hem SD hem de QXD kartınız kullanılıyorsa yanınızda bir kart okuyucusu veya kameranızı bilgisayarınıza bağlayacağınız USB kablosunun bulunması şart!

Bellek kartlarını biçimlendirme

Hafıza kartlarını tercihen çekeceğiniz kamera üzerinde biçimlendirmek her zaman iyi bir seçimdir, gerekli olmasa da aynı işlemi bilgisayarınızdan da yapabilirsiniz. Ben bu işlemi kameramda yapmayı daha kolay ve hızlı buluyorum. Nikon DSLR’lerle bir bellek kartını biçimlendirmek için gereken tek şey fotoğraf makinesinde kırmızı etiketli iki düğmeye aynı anda basılı tutmak ve ardından gelen onay ekranında işlemi onaylamaktır. Bellek kartlarını fotoğraf makinenizde biçimlendirmek isteyebileceğiniz diğer bir neden, Sony gibi bazı kamera markalarının biçimlendirdikten sonra bellek kartlarında küçük bir veritabanı / dosya dizini oluşturmasıdır, hafıza kartınız bu dosyaları içermiyorsa kamera bu veritabanı bulunmadığı için çekime başlamayacak ve hafıza kartını kullanmadan önce dosya yapısını ve veritabanını kart üzerinde oluşturmaya çalışacaktır. Bu zorlukları aşmak yerine, tüm hafıza kartlarınızı çekim yapmayı planladığınız kamerada formatlamak en iyisidir.

Hafıza kartlarınızı bilgisayarınızda formatlamaya karar verirseniz “Hızlı Format” seçeneğini işaretlediğinizden emin olun.

Bilgisayarınızda bellek kartlarınıza “Hızlı” formatın aksi olan tam düzeyli bir biçimleme ile formatlama yapmayın. Bunu yaparsanız bilgisayarınız bellek kartının her bir bellek bloğundan birer birer geçer ve bu alanları sıfırlarla dolduran düşük düzeyli bir format atar. Bu işlemin sık sık yapılması bellek kartınızın genel sağlığı için iyi değil aksine kötüdür, çünkü bu işlemler yazma işlemleridir ve hafıza kartınızdaki her bir bellek hücresinin belirli bir yazma ömrü vardır. Ayrıca düşük seviyeli biçimlendirme işlemi uygularsanız, yanlışlıkla silmiş olduğunuz dosyaları kurtarmak istediğinizde bunu asla yapamazsınız. Hafıza kartlarınızı kameranızda formatlarken veya bilgisayarınızda “Hızlı” biçimlendirirken, biçimlendirme işlemi dosyaların fiziksel olarak bellek kartında nerede saklandığının düzenlendiği dizin tablosunu yeniden oluşturur, içindeki dosyalar dijital olarak silinmezler. Bu dosyaları kameranızda veya bilgisayarınızda göremezsiniz, ancak onlar hala kartınızdadırlar. Bu yüzden kart formatlanmış olsa bile, görüntüleri bir hafıza kartından geri almak yani kurtarmak mümkündür.

32 GB’nin altındaki hafıza kartlarının FAT32 dosya sistemi ile biçimlendirildiğini, kapasite ve dosya boyutu sınırlamalarından dolayı daha yüksek kapasiteye sahip kartların exFAT dosya sistemi ile biçimlendirileceğini unutmamak gerekir. Bilgisayarınızdaki kartları manuel biçimlendirirken bunu aklınızda bulundurun.

Bazıları kartlarını biçimlendirmek yerine hafıza kartlarının içeriğini başka bir ortama taşımayı tercih eder. Bu da farklı bir uygulamadır ve burada yanlış bir şey yoktur, ama ben şahsen hafıza kartlarındaki silme ve taşıma işlemlerinden uzak duruyorum. Hafıza kartının içeriğinin okunması her zaman silme işleminden daha hızlı olacaktır. Ayrıca sahada çekim yaparken hafıza kartlarını bilgisayarıma yedekleyip, onları formatlayıp tekrar kullanmama gibi pratik edindim. Seyahat ederken bilgisayarıma bir şey olursa, yine de tüm fotoğraflarımın başka bir yerde güvende olmasını istiyorum.

Kamera pillerini şarj edin!

Bu nasıl bir başlık diyorsunuzdur, elbette fotoğraf makinesinin pillerinin şarj edilmesi gerektiğini herkes bilecektir. Ancak bazılarımız piller tamamen bitene kadar kameralarımızın sınırlarını zorlarız, yalan mı? Siz böyle yapmayın! Neden mi? Tecrübe desem?

Yine bu satırların yazarı geçen yılın başına kadar, boşalmaya ramak kalmış bir pilin bir hafıza kartının tamamen arızalanmasına neden olabileceğini hiç düşünmemişti. Kameramdaki pil seviyesi devamlı beni uyardığı halde pilin tamamen bitmesine kadar çekimlere devam etmiştim. Ama pil tam karta kayıt sırasında tamamen bitti ve kameram kapandı. Yeni pili taktığımda hafıza kartımla ilgili bir “Hata” mesajı aldım. Kameram hafıza kartını görmüyordu, o nedenle formatlayamıyordum. Hafıza kartında bir şeyler olduğunu anladım, bu yüzden onu kameradan çıkardım, bilgisayarıma taktım ve bir şey fark etmedi. Başarısız yazma işlemi hafıza kartını artık formatlayamayacağım seviyeye kadar tamamen öldürmüştü! Gerisi söylemeye sanırım gerek yok, kartımdaki her şey buhar olmuştu, kartımla birlikte onları da kaybetmiştim. O zamandan beri pil seviyesine çok dikkat ederim, kameram kırmızı pil işareti ile yanıp sönmeye başladığında hemen pilini değiştiririm. Eşeğimi sağlam kazığa bağlarım yani!

Bellek kartlarını güvenli bir şekilde çıkarın

Bir diğer bariz hata herhangi bir okuma veya yazma işlemi gerçekleşirken hafıza kartının çıkarılmasıdır. Bir okuma işlemi karta zarar vermese de, bu işlemi bir yazma işlemi sırasında yaparsanız büyük olasılıkla yukarıda belirtilen durumdaki gibi bellek kartının bozulmasına neden olursunuz. Aynı şey kameranız fotoğraf çekerken yazma işlemi sırasında kameranızı kapatırsanız da geçerlidir. Uzun pozlamayı durdurmak istiyorsanız, hafıza kartını veya daha kötüsü kameranızın pilini kesinlikle çıkarmayın! Kameranızı kapatmadan önce uzun pozlamanın bitmesini ve yazma işlemlerinin güvenli bir şekilde tamamlanmasını beklemelisiniz. Kameranıza bir şey olursa ve donmuş gibi görünüyorsa kamera pillerini çıkarmak gerekirse, bunu yapmadan önce bellek kartı ışığının sönmesini bekleyin. Bazı kameralar belirli hafıza kartlarıyla uyumsuz olduğundan yazma işlemlerinin çok uzun sürdüğü durumlar oluşabilir. Bazı fotoğrafçılar ışığın sönmesini beklemek için yeterince sabırlı olmazlar ve bataryayı çıkarırlar, bu da genellikle hafıza kartının bozulmasına neden olur. Fotoğraf çektikten sonra bellek ışığının sönmesi 5 saniyenin üzerindeyse, bu hafıza kartını kullanmayı bırakıp başka bir kartla değiştirmek emin bir yol olabilir.

Aynı durum bilgisayarlardan bellek kartlarını çıkarmak için de geçerlidir, veriyi okurken veya hafıza kartına veri yazılırken asla kartı çıkarmayın, özellikle de yazma işlemleri sırasında bunu asla yapmayın. Yapılması gereken en doğru işlem, bellek kartını çıkarmadan önce işletim sisteminizden güvenli bir şekilde çıkarmaktır (Eject işlemi); bu, hem Windows hem de Mac işletim sistemlerinde kolayca yapılabilir.

Statik elektriklenmelerden kaçının

Çok kuru bir ortamdaysanız ve çok fazla statik elektrik toplayan giysiler giyiyorsanız hafıza kartlarına dokunmaktan kaçının. Bellek kartlarının dış kaplaması plastikten yapılmışken, cihazlara bağlantıyı sağlayan pimler bakırdan ve elektrik ileten diğer malzemelerden yapılır. Ve elektrik bileşenleri statik bir yükü kolayca iletebileceğinden bu kontaklara dokunmayın. Statik bir yük taşıyabileceğimden şüpheleniyorsam genellikle bir kapı tokmağı gibi metal bir parçaya dokunuyorum, kameralarım ve hafıza kartlarım da dahil olmak üzere herhangi bir elektrikli cihaza dokunmadan önce statik enerjimi deşarj ediyorum.

Bellek kartı arızalanırsa bu kartla çekimi durdurun

Hafıza kartı arızaları genellikle rastlantısaldır. Bazı arızalar geçicidir, kameranız bir hata bildirir ancak daha sonra çekim yapmaya devam etmenize izin verirken, hafıza kartında daha ciddi kalıcı bir hasar meydana geldiyse bazı hatalar kalıcıdırlar. Bir hafıza kartına çekim yaparken kameranızda bir hata görürseniz çekim işlemini durdurun! Karta daha fazla dosya eklemek kartınızı daha fazla bozmaktan başka bir işe yaramayabilir. Bir hata gördüğünüz an hafıza kartını bir diğeriyle değiştirin. Hata hala devam ediyorsa, bu hafıza kartı ile ilgili olmayabilir. Ama yeni kartı taktığınızda hata yok olursa, problem büyük olasılıkla kartınızda demektir.

Bu gibi durumlarda yapılacak en iyi hareket hafıza kartınızı mümkün olan en kısa sürede bir kart okuyucusuna takmak ve içindeki tüm dosyaları yedeklemeye çalışmaktır. Dosyalar bozuk değilse ve tüm dosyaları başarılı bir şekilde kopyalayabiliyorsanız, kameranızda da bir arıza yoksa bellek kartı arızasının başladığını bilmeniz gerekir. Aktarım tamamlandığında bellek kartınızı bilgisayarınızda biçimlendirin. Biçimlendirme başarısız olursa veya işlem sırasında hata alırsanız ya bellek kartının garanti kapsamında değiştirme zamanı gelmiş demektir, ya da garanti süresi dolmuşsa çöpe atma zamanı gelmiştir. Formatlama hiç hatasız tamamlanırsa tekrar kullanmanız sorun olmayabilir, ama yine de bu kartı izlemeniz ve başka bir hata görürseniz kullanmaya devam etmemeniz daha güvenli olacaktır.

Arızalı bir hafıza kartından dosya alamıyorsanız bu dosyaları kurtarma olasılığı çok zayıftır. Dosyaları geri almak için kurtarma yazılımı kullanmayı deneyebilirsiniz, ancak kurtarma genellikle yalnızca silinen dosyalarda ve biçimlendirilmiş kartlarda yapılabilir, arızalı kartlarda başarısız olur. Bellek kartındaki veriler sizin için çok çok önemliyse, bu işleri yapan profesyonel veri kurtarma şirketlerine başvurabilirsiniz. Bu tür şirketlerin verilerinizi kurtarmak için genellikle çok fazla para isteyebileceklerini unutmayın! Benim böyle bir tecrübem olmadı, olan bir yakınım da olmadı. O nedenle nasıl bir işlem karşılığı, nasıl bir bedel isteniyor bilemiyorum.

Bellek kartlarınızı doğrudan güneş ışığından ve nemden koruyun

Bellek kartlarınızın ömrünü uzatmak istiyorsanız onları daima aşırı hava koşullarından koruyun. Hafıza kartlarını asla doğrudan güneş altında bırakmayın, hafıza kartı gövdelerinin plastikten yapıldığını ve plastiğin güneşe maruz kaldığında kolayca eriyebileceğini ve deforme olacağını unutmayın. Ayrıca bellek kartını doğrudan güneş altında bırakmak kartların elektrik bileşenlerine zarar verebilir ve bu da onların arızalanmasına neden olabilir. Elektroniğin diğer bir düşmanı nem ve su içeren minerallerdir. Saf H2O yani saf su hiçbir şekilde zararlı olmamasına rağmen, mineralli tuzlu su ve içme suyu kartın bozulmasına neden olur. Bir bellek kartını yanlışlıkla suya düşürseniz kartı bir okuyucuya ya da kameraya takmadan önce mutlaka tamamen kuruduğundan emin olun, kartın sadece dışının değil aynı zamanda plastik kapağın içinin de tamamen kuruduğundan emin olun.

Hafıza kartlarımı bu tip hasarlardan korumak için onları daima kuru ve kapalı bir kutuda saklıyorum.

Bellek kartlarını yedeklemek için kullanın

Seyahat ederken çektiğim fotoğrafların her zaman yedeğini en az iki farklı yerde tutmaya çalışıyorum. Eğer sahip olduğum tek şey bir dizüstü bilgisayarsa, dizüstü bilgisayarım birincil depolama alanım, kullandığım hafıza kartları ikincil depolama alanım olurlar. Eğer bir dizüstü bilgisayarım ve bir harici diskim varsa, o zaman bu ikisi birincil ve ikincil olurken, hafıza kartım üçüncül depolama alanım olur.

Hafıza kartında biraz yer bırakma efsanesi

Bazı insanlar bir hafıza kartının hiçbir zaman tam olarak doldurulmaması gerektiğini, tam doldurulursa kartın yavaşlayacağını veya bellek kartı arızası olasılığını artıracağını iddia ederler. Bu, ne hakkında konuştuğunu bilmeyen insanların uydurmuş olduğu büyük bir efsanedir. Her şeyden önce, bir kartın tam sıfır bayt boşluk kalacak şekilde dolması ihtimali sizin lotoda büyük ikramiye kazanmanızdan bile çok çok daha düşük bir ihtimaldir, hatta imkansızdır. Birincisi, fotoğraf çekerken fotoğraf makinesi bir görüntünün bellek kartına tam olarak sığamayacağını gördüğünde çekim işlemini durdurur ve “bellek kartı dolu” mesajı verir. İkincisi, bellek kartları çok az alan kaldığında yavaşlayabilen diğer depolama türleri gibi çalışmazlar. Üçüncüsü, bir hafıza kartını doldurmak onun hata olasılığını artırmaz. 10 yılı aşkın bir süredir dijital kameralarla çekim yapıyorum, kalan kare sayısı düşük olduğunda çekimi durdurmam konusunda hiçbir zaman endişelenmedim. Kameralarım bana hafıza kartının dolu olduğunu söyleyene kadar hep çekim yaptım.

Birkaç yılda bir bellek kartlarını değiştirin

Bazılarımız hafıza kartlarını sonsuza kadar kullanabileceğimizi düşünüyoruz. Herhangi bir depolama türü “Eğer” değil “Ne kadar” sorusuyla ilgilidir. Bellek kartı bir defa hata verdiğinde onu ne kadar çok kullanırsanız, bir noktada başarısız olma olasılığı o kadar yükselir. Bu nedenle, hafıza kartlarını belirli kullanımlardan sonra değiştirmek iyi bir yöntemdir, ne kadar sık çekim yaptığınıza bağlı olarak belki her 3-4 yılda bir. Ayrıca, yeni bellek kartlarının eski bellek kartlarıyla karşılaştırıldığında çok daha hızlı ve potansiyel olarak daha da güvenilir olacağını aklınızdan çıkarmayın, bunları satın almadan önce özelliklerini kontrol ettiğinizden emin olun. Eski kameranız veya bellek kartı okuyucunuzla uyumluluk sorunları olabilecek yeni nesil bir hafıza kartı kullanmak istemezsiniz.

SD Bellek Kartları üzerindeki bazı terimlerin anlamları

SD ve Mikro SD bellek kartları üzerinde U1, U2, U3 ve C2, C4, C6, C10 gibi terimlere rastlayabilirsiniz. “U” Ultra High Speed teriminin kısaltmasıdır, C ise Class yani SD kartın sınıfını temsil eder.

U3 yani UHS Speed Class 3 minimum 30 MB/sn yazma hızını garanti eder, U1 yani UHS Speed Class 1 ise minimum 10 MB/sn yazma hızını garanti eder. Sonuç olarak U3 daha hızlıdır. UHS bellek kartları Ultra HD gibi Full HD’den daha yüksek çözünürlükte çekimlerin kaydedilmesi için gerekli olmaktadır. UHS 2015 yılı başı itibariyle bellek kartlarındaki en yüksek hız standardı olma özelliğini devam ettiriyor.

Class 2, Class 4 ve Class 6 bellekler sırasıyla düşük çözünürlüklü, HD ve Full HD video kaydı için uygundur, yanlarındaki rakam MB cinsinden saniyedeki yazma hızını garanti eder. Yani C6, 6 MB/sn yazma hızını garanti etmektedir. Class 10, Full HD için en ideal olan 10 MB saniye yazma hızına sahip karttır.

“C” harfi ve sayı standart hızlar, “U” harfi ve sayılar ise Ultra hızlı belleklerdeki hızlardır.

Bir kartın üzerinde hem “U”, hem “C” bulunmasının sebebi kullanıcılara U sınıfı belleklerin daha düşük kayıt hızları için de kullanılabileceğini göstermek içindir. Kameranız destekliyorsa UHS bellekleri kullanabilirsiniz, hem daha hızlı olur hem de uzun ömürlü bir yatırım olur, ancak UHS kartların fiyatları yüksektir.

Bellek kartlarında C10’un yani Class 10’un altına düşülmemesi ve UHS-1’in altına inilmemesi uzmanlar tarafından tavsiye edilir. Üst seviye cihazlar ve yüksek çözünürlüklü video kaydı için ise UHS-3 tavsiye edilmektedir.

Sizin de bellek kartlarının kullanımı ve seçimi konusunda ilave edeceğiniz deneyim, görüş veya yorumlarınız varsa, lütfen aşağıdaki “Yorumlar” kısmından benimle paylaşın.