Daha

    Fotoğraf; düşüncenin biçim kazanmasıdır. İster doğrudan ister dolaylı…

    Sanat fotoğrafçıları, ressamlar gibi sadece el işi karşısındaki bir önyargıyla değil aynı zamanda kafasız mekanikçilik suçlamasıyla da mücadele ediyorlardı. Bazı fotoğrafçılar (örn. Edward Steichen) elle boyadıkları fotoğrafların üzerine fırça izleri bile koyuyorlardı. El işinin taklidi ya da bazı sanat eleştirmenlerinin entelektüel dönüşümleri fotoğrafın güzel sanat olarak kutsanması için yeterli değildi. Fotoğrafçılığın sanat kurumları tarafından tanınması da gerekiyordu.

    • Bir sanat müzesinde açılan ilk fotoğraf sergisi: serginin cesur müdürü: “Bu durum kilisede doğa tarihi kongresi düzenlenmesi gibi geliyor insanlara”
    • 1910 senesinde Buffalo’daki Albright Sanat Galerisi: Stieglitz tarafından düzenlenen uluslararası bir resimsel fotoğraf sergisine ev sahipliği yapıp, fotoğraflardan on iki tanesini müzede sürekli sergilemek üzere satın alıyordu.

    Stieglitz bir arkadaşına yazdığı mektupta: “1885 yılında Berlin’de kurduğum düş gerçeğe dönüştü; önemli bir kurum fotoğrafçılığı tamamen tanıdı.” (NewhaJJ 1980, 189).

    Gerçi fotoğrafçılığın sanat müzeleri ve güzel sanat okullarının çoğu tarafından tamamen kabul edilmesi ancak yüzyılın ortalarına doğru gerçekleşecekti artık.

    Fotoğrafçılığın tanınması yolundaki bu uzun mücadelenin anahtarı sanat ve zanaat, sanatçı ve zanaatçı kutupsallıklarının fotoğrafçılığa da uygulanmasıyla sanat fotoğrafçılığının müze, sanat eleştirmenliği ve çok daha sonraları da üniversitelerin güzel sanat fakülteleri gibi sanat kurumlan tarafından onaylanmasıydı. Fotoğrafın icadıyla sanatın içeriği değişmiş, fotoğrafsız bir sanat dalı düşünülemez hale gelmiştir. Kavramsal sanatın gelişmesinde de fotoğraf önemli olmuştur.

    Alıntılar; Larry Shiner’ın ’’Sanatın İcadı’’ kitabından…)

    Fotoğrafın icadıyla sanatın içeriği değişmiş, fotoğrafsız bir sanat dalı düşünülemez hale gelmiştir. Kavramsal sanatın gelişmesinde de fotoğraf önemli olmuştur.

    Diyelim ki mülteciler veya savaşın felaketleri hakkında bir şeyler yazmak isterseniz sayfalarca yazarsınız. Sayfalarca yazacağınız bir konu, fotoğrafla çarpıcı, etkileyici, sorgulayıcı ve hafızada kalıcı hale gelir. Özellikle güncel toplumsal (Tabii bireysel de olabilir) konularda daha etkileyici oluyor.  Öte yandan soyutlama yeteneği kavramsallaştırmayı getirir. İster Henri Cartier Bresson gibi tek karede doğrudan fotoğrafla yapın, isterseniz Chema Madozgibi kolaj, montaj olarak yapın….

    • Düşünceyi biçimlendirmede fotoğraf bir araçtır.
    • Anlam katma çabası kavramsaldır.

    O halde Kavram NEDİR?

    • Bir nesnenin, bir duygunun ya da düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, anlamı, anlam yükü.
    • Nesnelerin ya da olayların ortak özelliklerini içine alan ve onları bir ortak ad altında toplayan genel tasarım.
    • Ortak özellikler taşıyan bir dizi olguya ya da nesneye ilişkin genel nitelikli bir anlam içeren, dilsel kökenli her türlü simgesel tasarım, bir nesne ya da olgunun zihinsel imgesi.

    Sanatsal yaratıda başvurulan metafor ve metonomi kavramları…

    Metafor: Anlatımı güçlendirmek için benzeşim yapılarak başka bir şeyden ödünç alınan isimlere metafor denir. Türkçede istiare, eğretileme ve mecaz aynı anlamda Bir düşünceyi ya da kavramı anlatmak için onunla özdeşleşmiş olan başka bir kavram ya da nesnenin kullanılmasıdır.


    “Sevgilim çiçek gibidir” cümlesinde benzetme yolu ile bir metafor yapılmıştır. “Gibi” ve “kadar” kelimeleri kullanılarak yapılan bu metaforlar daha zayıf olan metaforlar Güvercin ya da kartal daha güçlü birer metafordurlar. Beyaz güvercinler barışın, kartallar ise özgürlüğün temsilidir. Güvercin ile barışın ya da kartal ile özgürlüğün arasında doğrudan bir bağ yoktur. Bu bağ benzeşimler yolu ile zihnimizde oluşturulmuş bir ilişkidir. Metafor benzemeyen ve buna rağmen ortak yönleri olan iki farklı şeyin birbirlerini anımsatacak şekilde karşılaştırılmasıdır.

    Metonimi: Türkçede ad aktarması, mecaz-ı Mürsel, düz değişmece anlamına gelir. Metonimi kavramı aralarında nitelik açısından bağ olan iki şeyin birbirinin yerine kullanılmasıdır. Bütünün parça yerine geçip daralması ya da parçanın bütün yerine geçip genişlemesi biçiminde de metonimi ortaya çıkar.

    Ankara’nın Avrupa Birliğine üye olduğuna dair bir cümle kurulduğunda il olan Ankara Türkiye’nin yerine geçmesi, Türkiye’nin Dünya Kupası elemelerinde gösterdiği bir başarıdan bahsederken Türkiye milli takımın yerine kullanılmıştır. Tek tek parçaların bir bütünün yerini alması metonimik bir anlatım biçimidir.

    Metafor ve Metonimi Farkları: Şaha kalkmış bir komutan heykelinde komutan, atı ve kılıcı kontrol eden kuvvetlerin bir metonimisi olurken cesaretin de metaforu olur. Benzetme yolu ile bir kavramın yerine geçmiş olan somutlaşmış bir nesne metaforda vardır. Metonimi ise somut olan bir nesnenin birtakım özelliklerinden birinin çağrışım yolu ile somut biçimde gösterilmesidir.

    Metoniminin bir araya getirici, metaforun ise seçmeci olduğunu söylenebilir.

    Birbirleri ile bağlantılı olan kavram veya terimler yan yana gelmek sureti ile bütün oluştururlar. Bu bütün dilin yatay eksenini oluşturur.

    Seçmeci olan metafor, metoniminin tersine dikey bir eksen oluşur. Burada benzerlik ya da karşıtlık durumlarına bağlı olarak birbirlerinin yerlerine geçen bir takım terim ve kavramlar söz konusudur.

    (Kaynakça:İnsan ve İnsan Bilimi Dergisi)

    Son söz olarak;

    Her kavramsal fotoğrafın sanat fotoğrafı olamayacağı gibi her belgesel fotoğraf da sanat dışı fotoğraf değildir. Fotoğrafı temel anlamda ikiye ayırabiliriz. Bunları teknik ve sanatsal diye de gruplandırabiliriz.

    Aralarında fark olsa da duruma göre birbirlerini kapsayabilirler. Yani bir fotoğraf aynı anda hem belgesel kategorilerden birine sahipken kavramsal da olabilir. Ya da kavramsal bir fotoğraf aynı zamanda belgesel bir fotoğraf da olabilir. Aradaki sınır tasarım ve kurgudur.

    Eğer belgesel çalışma ise onun kriterlerine uyulur. Kavramsal çalışma ise onun kriterlerine uyulur.

    Kurgu kavramsal fotoğrafta olduğu gibi belgesel fotoğraflarda da olabilir. Diğer bir anlamda da metafor ve metonomi kavramlarının ne kadar ve nasıl kullanıldığı ile ilgilidir.

    Durum tespiti nesnellik, objektiflik, içerik, analiz + ideoloji, gerçeklik sentez + subjektif yaklaşım yorumlama + biçimlendirme, değerlendirme, soyutlama…

    Fotoğraf; düşüncenin biçim kazanmasıdır. İster doğrudan ister dolaylı…
    Fotoğraf; düşüncenin biçim kazanmasıdır. İster doğrudan ister dolaylı…

    İLİŞKİLİ İÇERİKLER

    Fotoğrafçılık hafızamızı geliştirir mi?

    Fotoğrafçılar Dikkat!
    Fotoğraf Çekmek Görsel Belleği Güçlendiriyor,
    Peki ya Görsel Olmayan Bellek?

    Prime lens mi, zoom lens mi? Bir fotoğrafçı dilemması!

    Çok yeni olmayan bu konuyla ilgili yazılmış çokça makale bulabilirsiniz. Amacım o makalelerde yazılanları tekrarlamak değil. Ben bu yazımda daha çok, gelişen lens teknolojilerinin günümüze yansımasından bahsetmek, prime veya zoom lens seçme / seçmeme konusunda yeni kriterlerin de var olacağına vurgu yapmak istedim.

    Işığın yeterli olmadığı ortamda fotoğraf

    Burada yer alan fotoğrafların hiçbirinde gren (noise) iyileştirici ve keskinlik arttırıcı işlem yapılmadı. Göreceğiniz gibi, gren denilen şeyin çok önemli olmadığını söylersek yanlış olmaz.

    “Fotoğrafın Tanrısı”ndan “Fotoğraf Gönüllüsü”ne evrilme sürecim

    Fotoğrafçılık gerçekten yapmak istediğiniz bir şey mi, yoksa gördüğünüz ya da okuduğunuz bir şeyin ardından heyecanla aklınıza gelen bir düşüncenin sonucu oluşan geçici bir heves mi?
    Özcan Yaman
    Özcan Yamanhttp://ozcanyaman.blogspot.com/
    1963 Samsun/Bafra doğumlu. 1988 yılında Mimar Sinan Üniversitesi GSF Fotoğraf Ana Sanat Dalı’ndan mezun oldu. 1985-1991 yıllarında İBB Şehir Tiyatrolarında Sahne fotoğrafçılığı yaptı. 1991-2008 yıllarında reklam fotoğrafçılığı yaptı. 2008-2014 yıllarında Evrensel Gazetesi'nde foto muhabiri ve köşe yazarlığı yaptı. Halen “Kadraj” köşesinde fotoğrafın sanat ve hayatla ilişkileri konusunda güncel yazılar yazmaktadır. Ayrıca değişik dergi ve mecralarda fotoğraf üzerine yazılar yazmaktadır. 2014 yılında Evrensel Gazetesinden emekli oldu. Ulusal ve uluslararası birçok karma sergilere katıldı. Kişisel sergiler açtı. 2015 yılı AFP'nin (Agence France-Presse / Fransa Fotoğraf Ajansı) “En İyi Basın Fotoğrafları" seçkisinde yer almış, Atlanta’da yapılan Dünya Basın Fotoğrafları Yarışması'nda ikinci oldu. 2006 yılından beri Yeditepe Üniversitesi’nde Grafik Sanatlar Bölümü'nde öğretim görevlisi olarak fotoğraf dersleri verdi. Halen serbest olarak çalışmaktadır. Söyleşi ve sunumlar: Bilim ve sanatı fotoğrafla ilişkisi. 80’lerde fotoğraf. İzler ve Sözler (Sennur Sezen’in fotoğraflarıma yaptığı yorumlar). Sovyetler’de fotoğraf (1917 Sovyet Ekim devriminin 100ç Yılı dolayısıyla, 2017). Anonimlik ve Fotoğraf.

    E-POSTA ABONELİĞİ

    Yorum Politikamız: Arthenos.com ekibi olarak tüm okuyucularımızı tartışmalara aktif olarak katılmaya teşvik etsek de, Davranış Kurallarımıza uymayan veya yayınlanan materyalin editoryal standartlarını karşılamayan herhangi bir içeriği Silme / Değiştirme hakkını saklı tutarız.

    YORUM YAPILDIĞINDA BANA BİLDİR
    Bana bildir
    guest

    0 Yorum
    Satır içi geribildirimler
    Bütün yorumları göster

    POPÜLER İÇERİKLER

    0
    Düşünceleriniz bizim için önemli. Belirtmek ister misiniz, lütfen yorum yapın.x