Harika Fransız Köyleri dizimizin üçüncü durağı, Kuzey Doğu Fransa’nın en güzel köyleri arasında gösterilen, şarap ülkesinin bu mücevheri, Ortaçağ döneminden kalma surlarıyla, muhteşem sardunyalar, tonozlar, yarı ahşap evler ve Ortaçağ kiliseleri ile çiçek açan bir köy, Kaysersberg. Bu köy, konumu, meraklı silueti ve çok çok eskileri hatırlatan tarihi dokusuyla, Alsace bağ kentleri arasında en güzel köylerden biri.
“İmparator’un Dağı” anlamına gelen Kaysersberg, kesinlikle bu prestijli adını hak ediyor. Yılın her mevsimi, ama özellikle Ağustos ve Aralık aylarında binlerce turistin ziyaret ettiği, tamamen yaya gezebileceğiniz bu küçük köy, merkezinde Alsace’deki Rönesans döneminin en güzel ahşap evlerinden bazılarını barındırıyor. Bu göz alıcı ve çarpıcı miras, o bölgeye damgasını vuran ünlü tarihi kişilikleri ile birlikte anılıyor: Geiler de Kaysersberg (Strasbourg Katedrali’nde hümanist vaiz), Matthieu Zell (Strasbourg’un ilk reformcusu) ve Albert Schweitzer (1952’de Nobel Barış Ödülü sahibi)) gibi.
Bu büyüleyici küçük köyün kalesindeki Ortaçağ surlarının 6 kulesinin beşi bugün hala ayakta.
Küçük köyün ana yolu çoğu 15. ve 16. yüzyıllardan kalma yarı ahşap kerpiç evlerle kaplı.
Kaysersberg köyü ve üzüm bağları, yuvarlak fantastik bir kuleyi içeren kale kalıntılarının hakimiyeti altında kalmış. Weiss vadisi, ve Alsace Ovası ve ötesinde Almanya’daki Kara Orman ile komşular. Kaysersberg, 1 Ocak 2016’da komşu Kientzheim ve Sigolsheim köyleriyle resmen bir araya gelerek Kaysersberg-Vignoble adında yeni bir komün kurmuş. 2017’de küçük kasaba, Fransa 2’deki Stéphane Bern tarafından sunulan meşhur “Le Village Préféré des Français” TV programında Fransız halkının favori köyü seçilmiş.
Eski bir ahşap yapının yerini alan ünlü Zırhlı Köprü (1514).
Eski ve yeni olarak köyün üst kısmını birbirinden ayıran küçük Weiss nehri ile Kaysersberg, Alsace’de bu özellikteki tek köy. Köprünün ortasında, 18. yüzyıla ait Alman Kutsal Roma İmparatorluğunun çok renkli bir heykeli bulunuyor. Küçük suç işleyen köy sakinleri buraya kilitlenerek, kısa bir süre köyün meydanında teşhir edilirlermiş.
Yukarıdaki fotoğrafı ünlü zırhlı köprü üzerinden çektim. Tam arkamda ise aşağıdaki fotoğrafta bulunan, güzel melodileriyle ziyaretçilere nefis anlar yaşatan bir müzisyen topluluğu vardı (aşağıda).
Köyde hangi yöne baksanız ayrı bir tarih ile karşılaşıyorsunuz.
16. yüzyıldan kalma yarı ahşap duvarlarıyla Loecken House, günümüzde kaz ciğeri, konyak ve ev yapımı reçeller gibi Alsace gastronomik ürünler konusunda uzmanlaşmış ünlü bir pastaneye ev sahipliği yapıyor.
Yunuslarla süslü olağanüstü bir Rönesans kuyusuna en sahipliği yapan ve duvarlarından birinde Ortaçağı çağrıştıran bir fresk ile süslenmiş Rönesans evi Mattauch, Kaysersberg’in 700. yıldönümü dolayısıyla aslına uygun olarak boyanmış.
Bu köyü gezerken kendinizi başka bir zaman diliminde hissedebilirsiniz.
Hoşçakal ve tekrar görüşmek üzere Kaysersberg!
Gezi boyunca kullandığım ekipmanlar:
- Nikon D810 gövde
AF-S Nikkor 70-200mm f/2.8G IF-ED VR II objektif
AF-S Nikkor 16-35mm f/4G ED VR objektif - Olympus OM-D E-M1 Mark II gövde
M.Zuiko Digital ED 12-40mm f/2.8 objektif.
“Harika Fransız Köyleri” yazı dizimin diğer yazıları:
Yakında başka bir Gezi Günlüğümde buluşmak üzere.