Ne kadar süre önce başladığımız önemli değil, fotoğrafçılık geçmişimizde mutlaka “Uzun pozlama” konusuna merak duymuşuzdur. Blogumuzu takip eden ve fotoğrafçılığa yeni başlayan dostlarımız sıkça bizden belirli bir konuda uzun pozlama yapmak için nasıl bir enstantane hızı verilmesi gerektiğini soruyorlar. Onlara, uzun pozlamanın sadece konu odaklı olmadığını, sahneye ve vizyona göre birçok farklı tekniği barındırdığını anlatmaya gayret ediyoruz. Pan tekniği, ışıkla boyama, gece ve gökyüzü fotoğrafçılığı, manzara fotoğrafçılığı gibi daha birçok alanda uzun pozlama kullanılıyor. Bu teknikler gelecekteki makalelerimizin konusu, ben bu yazımda bir dakikanın üzerindeki pozlamalar üzerinde durmak istiyorum. Bir dakikanın üzerindeki bu tür pozlamalar ile çekilen görüntüler bende bir gerçeküstülük hissi uyandırıyor.
Bana, fotoğrafçılık türleri arasında en önemli gördüğün üç tanesini say deseniz, uzun pozlamayı ilk sıraya koyarım. İyi bir teknikle, kusursuz çekilmiş bir uzun pozlama elde etmek, hemen hemen tüm fotoğrafçılık disiplinlerine hakim olmayı gerektirirken, bilmediklerimizi ise hızlıca ve uygulamalı öğrenmemize katkı sağlar. Uzun Pozlama, aynı zamanda kameramızı ve diğer ekipmanlarımızı tanımamıza da destek olur. Filtreler ile birlikte kullanıldığında, pozlama üçgeni bilgilerimizin ve pratiklerimizin pekişmesini sağlar. Sabrı öğretir, araştırma ve planlama yapmamızı zorunlu kılar.
Neden uzun pozlama?
Uzun pozlanmış fotoğraflar seyircisinde bir gizem duygusu yaratır. Sahnedeki hareket eden her şeyi yumuşatır ve bulanıklaştırır. Bulutlar kalın ve beyaz çizgiler haline dönüşür, akan su bir pamuk şekeri halini alır, sahnedeki hareket eden insanlar ya kaybolur ya da hayalet figürlere dönüşürler. Pozlamanın süresini uzun tutmanın en önemli faydası kompozisyonu basitleştirmesidir. Böylece elde edeceğimiz görüntüler; çizgiler, şekiller ve tonalite olarak üç temelle diğerlerinden ayrılır.
İçinde hareket eden hiçbir nesne olmayan sahneleri uzun pozlamaya gerek yoktur, çünkü izleyicisinde uzun pozlanmış bir sahne hissi uyandırmayacaktır. Aynı şekilde, içerisinde hareketli nesneler barındıran her sahne de uzun pozlandığında istenilen etkiyi yaratmayabilir.
Gerekli ekipman
Bunun için elbette bir kameraya, tercihen geniş açılı bir lense, tam şarjlı pillere, sağlam ve kaliteli ND filtrelere ihtiyacımız olacaktır. ND filtrelerin lense giren ışık miktarını azalttığını hepimiz biliyoruz; obtüratör hızını, gün ışığında bile birkaç dakika veya daha uzun sürelere kadar yavaşlatmamıza izin veren uzun pozlamanın vazgeçilmezlerindendir. Doğru ND Filtre seçimi ve Hangi ND filtre kullanacağımız konusunda ideal çözümü üretmek, uzun pozlamalı çekimlerimizde alacağımız sonuçlar için hayati önem taşır.
Uzun pozlamalarda en ufak bir titreşim görüntüyü bulanıklaştıracaktır. Konumuz bir dakika üzerindeki uzun pozlamalar olduğuna göre, elde çekim yapma şansımız elbette yok. Bazen bir masa, bank veya doğaçlama geliştirebileceğiniz bir stand kullanılabilir, ancak uzun pozlama için kamerayı sabitlemenin en iyi yolu paraya kıyıp sağlam bir üçayak edinmektir. Bir kablolu/kablosuz deklanşör tetikleyici en az üçayak kadar önemlidir. Şimdi ilk soru hemen aklınıza geldi değil mi; “Uzun pozlama çekimini başlatmak için deklanşöre basmanın neden olduğu titreşimlerin çekimde görünmemesi için fotoğraf makinemin zamanlayıcısını veya Pozlama gecikme modu özelliğini kullanabilirim, ne gerek var bir kablolu/kablosuz deklanşör tektikleyiciye?” Doğru, uzun pozlamayı başlatmak için kameralarımızın zamanlayıcısını veya Pozlama gecikme modunu kullanabiliriz belki, ama pozlamayı sonlandırmak için ne yapacaksınız? Unutmayın Bulb modunda çekim yapıyoruz! Tabi, deklanşör süresini 900 saniye yani 15 dakika olarak tanımlayabileceğiniz Nikon D780 gibi bir kameranız varsa o ayrı 🙂 .
İhtiyacımız olan diğer öğeler:
- Pozlama dönüşüm tablosu veya uygulaması. Cep telefonları için çok sayıda ücretsiz uzun pozlama uygulaması mevcut. Ben “LEE Stopper App” uygulamasını kullanıyorum.
- Işık sızıntılarını engellemek için kamerayı örtecek bir şey ve onu tutturacak mandal / klips gibi şeyler. Uzun pozlamalarda “Işık kaçakları / sızıntısı” önemli bir sorundur.
- Bir zamanlayıcı. Kablolu deklanşör tetikleyicilerin birçoğu bir zamanlayıcı desteği ile birlikte geliyor. Ben, çok uzun pozlamalarda kamerama kablosu ile takılı vaziyetteki kablolu tetikleyiciyi kullanmıyorum. O kadar süre elimde tutmak zor geliyor, telefonumdaki “LEE Stopper App” uygulamasını kullanıyorum.
- İyi bir kitap, kulaklıkla birlikte uzun bir müzik listesi, arabanın bagajında taşınabilir bir kamp sandalyesi, termosta kahve ve çokça sabır! Bunların yanında sohbeti kuvvetli bir arkadaş hiç fena olmaz. Okyar ile çıktığımız çekimler işte o nedenle çok zevkli oluyor 😉
Uzun Pozlama için konu seçimi
Uzun pozlamayla iyi fotoğraflar çekmek için konu ararken, hem sabit nesneleri hem de hareket eden konuları içeren bir sahne seçmek doğru olacaktır. Sahnede, hareketli su, bulutlar, akan trafik ve insanlar bulunabilir. İşte birkaç örnek:
- Sahilden denize doğru uzanmış değişik uzaklıklardaki kazıklar, iskeleler, ağaç kütükleri
- Rıhtım veya liman. Ama, demirli teknelerin suda sallanmasından ötürü, uzun pozlamada bulanık çıkabileceğine dikkat etmek gerekir!
- Üstü açık etrafı kapalı bir mekanda, duvarları ve bulutları gösteren bina çekimleri
- Hareketli dramatik bulutlar ile geniş manzaralar
- Rüzgarlı bir havada, çim ve hareketli bulutlar ile çekilmiş izole eski binalar
Bunlar hızlıca aklıma gelenler, siz çok daha yaratıcı çözümler bulabilirsiniz.
Kompozisyon oluşturma ve çekime hazırlık
Uzun pozlama yapmak için çekim yerine vardığımda, en iyi görüş noktasının nerede olduğuna karar vermek için biraz zaman ayırmayı ihmal etmiyorum. Etrafında dolaşıp birkaç kare alıyorum ve bunları kameramın ekranından değerlendiriyorum. Biraz sağa veya sola mı hareket etmeliyim? Ufuk çizgisini ne kadar yüksek istiyorum? Çerçevemin kenarlarında dikkat dağıtıcı öğeler var mı? Bunlar sonrasında kompozisyonumdan memnun olduğumda, üçayağımı kurup kameramı yerleştiriyorum.
Üçayağımı kurduktan sonra, önce kablolu deklanşör tetikleyicimi takıyorum ve kameramı baz ISO değerine yani kullanılabilecek en düşük ideal ISO değerine ayarlıyorum. Nikon D850 DSLR kameramda bu değer ISO 64.
Kullandığım objektifte ve varsa kullandığım gövdede titreşim azaltma özelliğinin kapalı olduğundan emin oluyorum. Çünkü, kameram üçayak üzerinde ve sabit olduğundan, titreşim engelleme sistemleri de bir titreşim kaynağı olabiliyorlar.
Kadrajımı bir kez daha kontrol ediyorum.
Diyafram değerini belirleme
Kameramı “M” Manuel Çekim moduna alıp f/13 gibi bir diyafram değeri seçiyorum. Kullanılan objektiflerin her birinin kendilerine özgü en keskin oldukları diyafram değerleri vardır. Zoom objektiflerde buna bir de odak uzaklığı eklenir. Örneğin benim kullandığım “AF-S Nikkor 16-35mm f/4G ED VR” objektifimin, lensin tatlı noktası dediğim en keskin olduğu yer 24mm odak uzaklığı ve f/13 diyafram değerinde olduğu ayardır. Kullandığınız lensin tatlı noktasını bulmak için Lensin en keskin noktası nasıl bulunur başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz. 24 mm f/13 diyafram açıklığı bana yeterince fazla Alan derinliği ve kenardan kenara keskin odaklama sağlıyor. Alan derinliğini arttırmak için diyaframı daha da kısabilirim, ancak özellikle f/22 ve sonrası daha kısık değerler bana netlik yerine bulanıklık olarak geri dönebilir. Bunun nedeni Işık saçılması – Diffraction etkisidir. Işık saçılması etkisi, çok kısık diyafram açıklıklarında çok daha belirgin hale gelir.
Eğer bulunduğum lokasyon, 24mm odak uzaklığında istediğim kadrajı bana sağlamıyorsa, lensimin en keskin odak uzaklığından ödün vermemek adına, önce 24mm’yi koruyarak ileri veya geri gitmeyi deniyorum. Böyle bir olanağım yoksa, odak uzaklığı ile oynamayı son çare olarak tercih ediyorum.
Odaklanma
Kameramı ve/veya objektifimi manuel netlemeye alıyorum. Eğer sahnemin ön kısmında bana yakın olan ve sahnemi cazip hale getiren bir kaya, bitki vs varsa önce ona netlemeyi tercih ediyorum. Sonra netlediğim “Ana konunun” bana olan uzaklığını ölçüyor veya tahmin ediyorum. Ardından, kullandığım odak uzaklığı ve seçtiğim diyafram değerine, nesneye olan uzaklığı da ekleyerek Hiperfokal mesafe hesabını yapıyorum. Böylece, sahnemdeki tüm net alan derinliğinin ne olacağına karar veriyorum.
Örnek hesaplama
Lensimin odak uzaklığı 24mm, diyafram f/13 ve netlediğim nesnenin kamerama uzaklığı 4 metre ise hiperfokal hesabı yandaki gibi olacaktır.
Benim kullandığım PhotoPills uygulaması ekranından da anlaşılacağı gibi; 4 metre uzaklıktaki netlediğim nesneden bana doğru olan 2.9m olan bölge ile sahnemin sonsuza kadar olan kısmı kabul edilebilir netlik sınırları içerisinde kalacak. Bir başka deyişle, kameramın 1.1 uzağından başlayan ve sonsuza kadar devam eden bir netlik söz konusu olacaktır.
Bunun gibi bir uygulamanız yoksa, lensinizin en keskin noktasını da bilmiyorsanız en pratik yöntem; f/11 gibi bir diyafram seçmek ve 4 metre gibi bir uzaklığa manuel netlemektir.
Bu, çoğu durumda hem ön planınıza hem de arka planınıza keskin bir şekilde odaklanmanızı sağlar. Diyaframı gereğinden fazla kısmayın yeter, yukarıda belirttiğim gibi, çok küçük diyafram açıklıklarında “ışık kırınımı” canınızı sıkabilir.
Ardından bir deneme çekimi yaparım ve odağımı kontrol ederim. Gerekirse, odağı yeniden ayarlarım. Odaklamayı yaptıktan sonra lensin odaklama halkasını yanlışlıkla hareket ettirmemek için odak halkasının üzerine bir parça bant yapıştırmak öğütlenir. Terli ellerimle bile kamerama ve objektifime dokunmayan biri olarak, bu tip materyalleri kesinlikle kullanmıyorum. Bunlar, kimyasallar barındırdıklarından özellikle güneşli ve sıcak havalarda objektif üzerinde sonradan temizlenmesi mümkün olmayan lekeler bırakabilir, o nedenle bana göre değil. Sizi bilemem. Ben netleme halkasına dokunmamak için azami dikkat edecek şekilde çalışmayı tercih ediyorum.
Tüm bu kompozisyon ve odaklama çalışmalarını ND filtreleri takmadan yaparım. Önce takmış olursanız vizörünüzden veya LCD ekranınızdan hiçbir şey göremeyebilirsiniz. Böylece odaklanmayı da yapamazsınız.
Uzun pozlama deklanşör hızını belirleme
Bir sonraki adım, ND filtrelerimi taktıktan sonra pozlama süresinin ne kadar olması gerektiğini belirlemektir. Dikkat, henüz ND filtrelerimi takmadım. ND filtrelerimi taktıktan sonra, kameram ölçüm yapamayacaktır, çünkü sahnem çok karanlık görünecektir. Bundan önce, kullanmayı planladığım ND filtremin gücüne ve ND öncesi pozlamaya göre doğru pozlamayı hesaplamam gerekir.
Kameram “M” Manuel Çekim modundayken diyaframı istediğim değere -bu örnekte f/13- ayarlıyorum, ISO yine baz değerinde. Ben bu aşamadan sonra burada yerine göre iki farklı yöntem kullanıyorum:
- Harici bir ışık ölçer ile sahnemdeki ışığa göre pozlama değerini belirliyorum.
- Işık ölçerim yanımda değilse, kameramın ölçüm sistemini kullanıyorum.
İkinci yöntemi kullanıyorsam, filtreleri takmadan önce, pozlama ölçümü ayarını “Matris” ayarlayarak ve kameramın dahili poz ölçüm sistemini ve pozometre skalasını kullanarak, enstantane değerini belirliyorum. Bir deneme çekimi yapıyorum ve Histogram kontrolu yapıyorum. Sağa veya sola bitişik alanlar olmamasına dikkat ediyorum. Gerekirse enstantane değeri ile oynayarak birkaç pozlama daha alıyorum. Memnun kaldığım anda, kameramın hesapladığı enstantane hızını not ediyorum.
Örneğin kameramın ölçüm sistemi f/13 diyaframda bana 1/125sn enstantane hızı vermişse ve ben 15 duraklık ND filtremi kullanmayı planlıyorsam; enstantane hızımı 15 durak yavaşlatarak çekim yapmam gerekecektir. Ki bu da, 4 dakikalık bir enstantane hızına karşılık gelir.
Yanda, yukarıda bahsettiğim veriler ışığında LEE Stopper App uygulamasının hesaplama ekranını görüyorsunuz. 15 duraklık “Super Stopper” LEE filtremi kullanarak, normalde 1/125 saniye ile çekilebilecek bir sahneyi, 4 dakika pozlayabileceğimi söylüyor bana.
Aynı uygulamayı Bulb modda çekim yaparken alttaki saat işaretine basarak zamanlayıcı olarak da kullanıyorum. Böylece ayrı bir kronometre uygulaması açmama gerek kalmıyor.
Keşke her sahne bu kadar kolay ayarlansa, ama mümkün olmuyor. Örneğin çok parlak bir gökyüzü, gölgede ağaç veya kayalıklar varsa, pozlama belirleme ve filtre seçimlerim biraz değişiyor. Okumaya devam edin.
Çekime başlamak
Filtrelerimi kullandığımda bana gereken deklanşör hızını belirlediğime göre çekimi başlatmadan önce birkaç adımım daha kalmış oluyor. Başlangıçta seçtiğim diyafram değerimin doğruluğunu tekrar kontrol ediyorum. Enstantane hızımı “Bulb” moda ayarlıyorum. Odağımın doğru olduğundan ve üçayak başlığımın güvenli bir şekilde kilitlendiğinden emin olduktan sonra, odak halkasına temas etmeden, ND filtremi veya filtre kombinasyonumu dikkatlice yerleştiriyorum.
Fotoğraf makinesinin içerisine herhangi bir ışığın sızmasını önlemek için, fotoğraf makinemin vizör kapağını kapatıyorum. Bu kapak her gövdede olmayabilir, sizde yoksa kameranızı ve lensinizi koyu bir bezle o da yoksa montunuzla, ışık geçirmeyecek şekilde örtün ve varsa klipslerle sabitleyin.
Çok uzun pozlamalarda, ışığın özellikle vizör içerisinden kamera içine gizlice girme eğilimi vardır. Bu konuya burada detaylıca değinmiştik.
Nikon D850 Vizör kapağı Kapalı
Artık çekime hazırım. Tek yapmam gereken, kablolu tetikleyicimin deklanşör düğmesine basmak/kilitlemek ve zamanlayıcıyı başlatmak. Artık arkama yaslanıp, kulağımdaki tatlı müziğin eşliğinde kahvemi yudumlayarak keyfime bakabilirim! Ya da Okyar ile gıybete başlayabiliriz. Veya bu zamanımı çevrede dolaşarak yeni kompozisyonlar aramak için kullanabilirim.
Zamanlayıcıdan süre bitti mesajını aldığımda, pozlamayı durdurmak için kablolu tetikleyicimin deklanşör kilidini serbest bırakıp pozlamayı bitiririm. Burada birkaç saniye gecikirim diye panik yapmayın ve pozlamanızdan endişelenmeyin. Birkaç dakikalık pozlamalarda, deklanşörü birkaç saniye daha açık bırakmak veya önce kapatmak toplam pozunuzu etkilemeyecektir. Tabi bu arayı fazla abartmamak şartıyla 🙂
Bir uzun pozlama fotoğraf çekim hikayesi
Yukarıdaki fotoğrafı çekmeden önce sahnedeki pozlamayı dengelemem gerekiyordu. Çekimi f/13 diyaframda yapacaktım. Sahnede en parlak yer gökyüzündeki bulutlar, en karanlık yer ise hemen önümde duran kayalardı. Kameramı Spot Ölçüm moduna alıp bu noktalardan ölçüm aldım.
Bulutlar 1/100 sn, kayalar 1/13 sn enstantane verdi. Arada tam 3 durak vardı. O halde, bulutları bir şekilde karartmam gerekiyordu. İşte, Dereceli ND filtre kullanımı için ideal ortam!
- 2 duraklık LEE Geçişli ND filtremi takıp, ufuk çizgisinin üzerindeki gökyüzünü 2 durak karartıp, sahnemi dengeledim.
- Lensimi manuel netleme yapacak şekilde ayarladım.
- Önümdeki kayalara manuel netleme yaptım.
- 10 duraklık LEE Big Stopper ND filtremi taktım.
- LEE Stopper uygulaması bana 1/13 sn için 80 saniye pozlama süresi önerdi.
- Kameramı Bulb moda aldım, zamanlamayı 80 saniye ayarladım, kablolu tetikleyicim ile pozlamayı başlattım.
- Süre bitiminde pozlamayı bitirdim.
- Sonuçta yukarıdaki fotoğrafı elde ettim.
Eminim yine bir soru daha takıldı aklınıza: “Madem, sahnemde bulutlar ile 3 duraklık fark var, neden sahneyi dengelemek için 2 duraklık Geçişli ND filtre kullandım?” Çünkü, ND filtre kullanımlarında bulutları tam olarak dengelemeyin, 1 durak az dengeleyin denir. Bu, bulutlardaki detayı daha çok açığa çıkartır.
Uzun pozlama çekimlerimde dikkat ettiğim diğer konular
Histogramı kontrol ederim. Görüntülerimin başlangıçta hesapladığımdan daha uzun bir pozlamaya ihtiyacı olduğu durumlarla karşılaştım. Histogram sağ bölgede toplanmışsa, fazla pozlama yapmışım demektir. Bu durumda, pozlamamı 1 durak azaltmak için pozlama süresini yarıya indirip tekrar denerim. Dört dakika pozlama yaptıysam, süreyi 2 dakikaya indiririm.
Histogramdan memnunsam çekimi sonlandırırım.
Mutlaka RAW formatta çekerim. Bu, görüntüleri işlerken bana büyük özgürlük sağlar.
Kameramdaki Uzun Pozlama Kumlanma Azaltma özelliğini mutlaka kapatırım. Bu ayarı açık bırakırsanız; birincisi her bir pozlama iki katı sürede çekilir -bu zaman kaybıdır-, ikincisi sensörünüz ısınır ve görüntülerinizde ek dijital gürültü ve Sıcak piksel sıkıntısı yaşarsınız. Lightroom gibi yazılımlar otomatik olarak sıcak pikselleri ortadan kaldırır ama sensörün ısınması iyi bir şey değil.
Pozlamalar arasında sensörün soğuması için birkaç dakika ara veririm. Bu, sensör ısındığında oluşan bazı gürültü ve sıcak pikselleri azaltmaya yardımcı olur.
Kamerama takılı ve tamamen şarj edilmiş bir pilin yanısıra çantamda en az iki tam şarjlı yedek pil bulundururum. Özellikle soğuk havalarda pil ömürleri zaten sorun olurken, uzun pozlamalar da pilleri çok daha hızlı tüketir.
Minik özet
Başlangıçta ND filtreleri kullanmak zor olsa da, alışmak çok zor değil ve elbette onları ne kadar çok kullanırsak o kadar kolay adapte oluruz! Ayrıca şunlar da önemli;
- Filtreleri temiz tutmak
- Üçayak kullanmak – Uzun pozlamalar sırasında kamerayı sabitlemek için
- Ekstra kamera dengesi için en azından kablolu/kablosuz deklanşör tetikleyici kullanmak
- Pratik yapmak, pratik yapmak, pratik yapmak!
İyi bir ND filtre seti bütçeniz için pahalı olsa da, özellikle manzara fotoğrafçılığı konusunda ciddiyseniz, buna yatırım yapmaya değer. Çekimlerinizde ND filtreler kullanmak sizi bazı şaşırtıcı görüntüler ve mükemmel sonuçlarla ödüllendirecektir.
Sonuç
Uzun pozlama fotoğrafçılığı, her gün fotoğrafladığınız dünyaya yeni bir gözle bakmanın harika bir yoludur. Fotoğraflarda, normal bir fotoğrafta mümkün olmayan hareket ve gizem duygusu yaratır. Uzun pozlamalar kullanarak alışılmadık görüntüler oluşturmak “normal” fotoğraflar çekmeye nazaran ferahlatıcı ve dinlendiricidir. Sizi kompozisyonunuz hakkında çok dikkatli düşünmeye zorlar. Basamaklama dahil, iyi bir uzun pozlama süreci 45 dakika ila bir saat arasında sürebilir. Size de bu süre içinde bol bol düşünme ve keşif yapma zamanı kalır.
Yeni lensler veya özel kameralar gerektirmez, bu nedenle ekipmanınızı alıp etrafınızdaki dünyaya uzun bir göz atmayı deneyin. Daha önce ciddi olarak üzerinde durmadıysanız, eminim deneyince seveceksiniz!
Konu “Uzun pozlama” olunca makale de “uzun” oldu! Umarım bu makalem uzun pozlama fotoğrafçılığı ile ilgili bazı sorularınıza cevap olur ve sizi bunu denemek için motive eder.
Deneyimlerinizi, bilgi ve yorumlarınızı, aşağıdaki “Yorumlar” kısmından bizimle paylaşın.
hocam günaydın
yine çok detaylı şekilde döktürmüşsünüz
tane tane basit şekilde anlatımınız çok güzel
yazılarınızdan çok faydalanıyoruz çevremize tavsiye ediyoruz
emeklerinize sağlık
teşekürler
Bünyamin bey günaydın,
Çok teşekkür ederiz, paylaşımlarınız ve takipleriniz için.
Saygılar.
Günaydın Arthenos
Sabahattin bey böyle yazılar yazıyorsunuz ve bizi devamlı olarak fotoğrafın içinde tutuyorsunuz. Her hafta yeni bir ödev veriyorsunuz sanki bize. Bu siteyi uzun süredir takipteyim her hafta yeni bir konuda bilgilkeniyorum. Üstelik bunlar önceden iyi bildiğimi sandığım konular. İyi ki varsınız. Teşekkürler, herkese selamlar, iyi haftalar.
Günaydın Neslihan hanım,
Biliyorsunuz, bu siteyi birlikte öğrenmek ve gelişmek için kurduk.
Bunu gerçekleştirebildiğimize sevindim.
Bizim için de zevkle yaptığımız bir yan uğraş oldu bu.
Sizler gibi dostlardan takdir görmek her yorgunluğun üzerinde.
Sizler de iyi ki varsınız, teşekkürler.
İyi haftalar.
Günaydın Sebahattin bey,
Yine harika bir yazı ile haftaya harika bir başlangıç yaptık sayenizde. Okurken o kadar keyif alıyor ki insan, inanın işi gücü bırakıp fotoğraf çekmeye çıkası geliyor. Harika bilgilerle, dolu dolu bir yazı olmuş yine. Üzerinde ne kadar titizlikle çalışıldığı her kelimesinden, her cümlesinden anlaşılıyor okurken. Ellerinize emeğinize sağlık.
Fotoğrafçılık için gerekli bazı temel ekipmanlar iyi bir tripot, iyi filtre setleri, kaliteli bir çanta. Hiçbir zaman modası geçmez, düzgün kullanıldığı sürece kolay eskimez. Ömürlüktür. Kullandığınız diğer tüm ekipmanlar zamanla eskir yada yeni yeni modelleri çıkarken bu ekipmanlar uzun ömürlü oluşları sayesinde, verdiğiniz parayı son kuruşuna kadar hak eder. O yüzden satın alma aşamasında kesinlikle ucuza kaçılmaması gereken, kaliteli ve bildik markalardan alınması gereken ürünler. Satın alım planlarım içerisinde ilk sırada tripot var kesinlikle.
Tekrardan teşekkürlerimi sunuyorum. Selam ve saygılarımla.
Öner bey günaydın,
Her işte olduğu gibi, hobimiz bile olsa ciddi yapacaksak ekipmanın önemi çok önemli. Sizin de belirttiğiniz gibi kaliteli bir çanta ve üçayak bunların başında geliyor. Bunlar genellikle gözardı edilir ve tedarik listesinde en sonlarda yer alırlar. Binlerce lira ödeyip aldığımız ekipmanı ucuz çantalara koyma eğilimi vardır birçoğumuzda. Çanta yalnızca ekipmanı örtmez, en önemli görevi korumaktır.
Değerli katkılarınız çok teşekkür ederiz.
Selamlar, saygılar.
Bu arada, yazınızın, “ihtiyacımız olan diğer ögeler” kısmını okurken aklıma bir film repliği geldi. İyi bir üçayak, filtre seti, kablolu zamanlayıcı, kitap, kahve, sohbeti kuvvetli bir arkadaş demişsiniz. Hani Tosunpaşa filminde Şener Şen Kemal Sunal’a iyi bir paşa olmanın püf noktalarını anlatıyor ya; “paşa dedigin sert bakislı, dik, mağrur, yiğit, atılgandır, gözleri ateş saçar” , Kemal Sunal’da cevap veriyor; “Lütfü bey, ben hepsini yapıyorum da, gözlerimden ateş çıkartamıyorum” .
Şimdi bizde de hepsi tamam da sizin gibi yada Okyar bey gibi bir arkadaşı nereden bulacağız 😀
Çözümü kolay Öner bey; yaparız bir çekim planı. Bu vesileyle hem bir araya gelmiş oluruz, hem de eğleniriz 🙂
İşte o zaman gözümden ateş çıkartırım 🙂
İnşallah Sebahattin bey, gönüller bir.
Bekleriz efendim. Biz buradayız.
Sebahattin bey merhaba. Fuji xt10 makinem var. Bir nd filtre almak istiyorum. Nd filtrelerin manzaralar dışında kullanıldığı başka nasıl örnekler verebilirsiniz. teşekkürler
Gün ışığındasınız, güneş tepede ışıl ışıl parlıyor. Portre çekmek istiyorsunuz ama siz bunun bir gece fotoğrafı gibi olmasını istiyorsunuz. Diyaframı ne kadar kıssanız, ISO’yu ne kadar azaltsanız da enstantane en kötü 1/100’lere inebiliyor.
İşte bu durumda, 10 duraklık ND filtreyi takıyorsunuz ve flaşınızı açıyorsunuz. Kameranızı “M” Manuel çekim moduna alıyorsunuz ve 1/100 sn olarak ayarlayıp deklanşöre basıyorsunuz. Arka plan gece gibi oluyor ama modeliniz flaş ışığı ile aydınlanmış oluyor. Alın size farklı bir ND filtre kullanım alanı 🙂
Saygılar.
İki nd filitreyi üst üste takdığımızda toplam stop ne olur? Örnek biri 6 stop diğeri 10 stop olursa toplamı 16 mı olur? Bilgi için teşekkürler
Atakan bey,
İki adet ND filtreyi üst üste filtre kızağına yerleştirdiğinizde iki filtrenin toplamı kadar bir durak sayısı elde edersiniz. Sizin örneğinizde, evet 16 durak olur. Ama 2 taneden fazla kullanım önerilmez. Neticede, lensinizin önüne bir cam koyuyorsunuz.
Saygılar.
Çok kısa bir teknik bilgi; Olympus’un OM-D-E-M1X gövdesi canlı görüntü (live view) modunda 5 stop ND filtre özelliğine sahip.
Ona tam olarak ND filtre özelliği demek pek doğru olmaz Okyar. Kamera art arda 5 fotoğraf çekiyor ve onları tıpkı Photoshop’taki Blending moddaki gibi üst üste birleştiriyor. Aradaki çekim zamanlarını uzun tutarsan da ND gibi olmayacaktır. Kesintili sahnelerin birleşimi hoş olmuyor. Kullananlar pek memnun değiller. Ama hiç yoktan iyidir tabi.
Selamlar.
Sebahattin bey, tekrar merhaba, Elinize sağlık yazınız çok güzel bir toparlama olmuş, bu kalitede yazı Türkçe neredeyse yok internet aleminde .. Bir konuda ufak bir tereddütüm/itirazım olabilir size. uzun pozlama kumlama azaltmayı (UPKA) kesinlikle kapatırım demişsiniz, vakit kaybı nedeniyle olan argümanınızı anlıyor ve katılıyorum, ancak ikinci argümandan çok emin değilim. UPKA, bildiğim kadarıyla zaten sürenin uzamasından kaynaklanan sensör ısınmasının yaratığı kumlanmayı azaltmak için yapılıyor, sürenin iki katına çıkmasıyla birlikte sensör ısınmasından dolayı ekstra kumlanma çıkıyor olsaydı, bunu nikon ya da diğer üeticiler neden yapsınlar ki. Öte yandan ben de ışığı kaçırmamak için özellikle mavi saatte arada kapatıyorum, bir kaç kez kapalı haldeyke renkli konfeti biciminde kumlanmalar yasadım, ama ne kadar işe yaradığı (seviyesi) konusunda halen cok emin değilim , bu konuyla ilgili bir kaç okuduğum makalede de tartışmalı görüşler var , sizin de link verdiğiniz yazıdaki ‘dark frame subtraction’ yöntemini de bir kaç kez kullandım önerenler olduğu için, ama özetle (kamera üreticilerinin tümünün) tamamen bilimsel ortamda testler atıklarını ve işe yaradığını gördükleri için bu özelliğin olduğunu düşünüyorum. Selam ve saygılarımla. Oğuz Büktel
Oğuz bey,
Yazdıklarınızın hepsi doğru, katılmamak mümkün değil.
Yalnız şunu hatırlamakta fayda var. Sensörün ısınma eğilimi, yüksek ISO kullanımlarında çok daha fazla artıyor ve her kameranın sıcak piksel üretme eşiği birbirinden farklıdır. Özellikle yüksek ISO kullanıyorsanız Uzun Pozlama KA önerilir. Bu bir paradoks aslında; Sensör uzun süre açık kaldığında ısınıyor, ısındıkça sıcak pikseller oluşuyor. Bunun üzerine Uzun Pozlama KA kullanarak sensöre bir o kadar süre daha enerji veriyoruz. Sonuçta sensörün daha da ısınmasını beklemek yanlış olmayacaktır.
Ben Uzun Pozlama KA özelliğini gece uzun pozlama çekimlerimde eğer yüksek ISO kullanıyorsam mutlaka açıyorum. Özellikle 1 dakika ve üzeri deklanşör sürelerinde çekim yaparsam. Çünkü sıcak pikseller gece fotoğraflarında çok belirginleşiyor. Ama gündüz manzara çekeceksem ISO’yu hep en düşük baz değerinde kullandığımdan yukarıda saydığım nedenlerle kapalı tutmayı tercih ediyorum.
Selamlar, saygılar.
tesekkurler selamlar… zaten dediginiz gibi gece iso gerekiyor, ama gunduz tam tersine, sureyi uzatmak icin iso’yu kucultuyoruz, o zaman da iso kaynaklı gren zaten olmuyor, digeri de pek sorun yaratmıyor herhalde 🙂 bu arada ben gunduz uzun pozlamada hep acıyorum, samanyolu cekimlerimde de, yıldız izinde zaten acma opsiyonumuz kalmıyor… selam ve saygılar
Sebahattin bey sizin bu yazılarınızı okurken aslında ne kadar da az şey bildiğini görüyor insan. Sadece bu yazınız değil üstelik hepsi.
Eskiden bir 10 stopluk Nd filtrem olmuştu ama değerini bilemedim sattım. Bir dahada sözüm ona ihtiyaç duymadım. Oysa çektiğim akarsu fotoğraflarının hepsi uzun pozlama. Hepsi de 30sn den az mecbur. Örneklerde gibi büyülü deniz fotoğrafları çekmemek te cabası.
Nd filtre istememenin asıl sebebi polarize kullanmam. Çünkü polarize vaz geçilmez benim için. Suyun altı görünecek mecbur. Filtre üst üste takınca köşelerde kararma kaçınılmaz. Orman içinde, üstelik kapalı hava ise Nd siz 8-15 sn lik pozlama yapmak sorun olmuyor ve tül etkisi için bu yeterli.
Yaptığım bir hata da maksimum pozlama süresi için diaframı aşırı kısmak. f22. Nd olmayınca böyle. Oysa en doğrusu f11-16 sizden öğreniyorum. Hiperfokal hesaplamakta hep karışık geldi bana.
Oysa çekimlerde dereceli Nd ye ne kadar ihtiyaç duyuyorum. İstisnasız hepsinde gökyüzü patlıyor. Gökyüzünü almasam kadraj iyi olmuyor. İlla ucundan bir yerinden kadraja dahil gökyüzü. Picasa da dereceli tonlama uyguluyorum. HDR yapmak zorunda kalıyorum. Keskinlik yok oluyor. Tek poz çekmek varken üç ayrı pozlama yapmanın yarattığı zaman kaybı ve makinenin pozlamasının ne kadar hatalı olduğunu görmek cabası. Alışmışım artık tripodu kuruyorum. Polarizeyi takıp yansımaları gideriyorum. Makineyi A moduna alıp diaframı sonuna kadar kısıyorum. İsoyu en düşük yapıyorum. 100 den aşağı düşmüyor o da var. Kablolu deklanşöre basınca bir değer veriyor. Sonra artı eksi pozlama yapmak için M moduna geçiyorum. Aynı diafram ve iso da farklı değer veriyor pozlama için. Harici ışık ölçer olmayınca böyle işte. Bu gidişle bana da aldıracaksınız ışık ölçer ve Nd filtre seti 😁
Saygılar selamlar. Yazılarınızın müdavimiyim.
Ali Özgür bey,
Yorumunuzdan sonra bu yazımı şöyle alıcı gözüyle tekrar değerlendirdikten sonra, yazımdaki referans verdiğim diğer yazılarımın linkleriyle birlikte, tek bir yazıda aslında ne çok ipucu ve teknikten bahsetmiş olduğumu gördüm. Okyar sıkça söyler “Ders kitabı kıvamında yazıyorsun” der, biraz öyle olmuş galiba 🙂
Manzara çekiyorsanız ve iyi manzara fotoğraflarınız olsun istiyorsanız; Dereceli ve sabit ND filtreniz olacak, iyi bir polarize filtreniz olacak, sağlam bir üçayak olacak ve tüm bunların yanında iyi bir tekniğiniz olacak. Eğer bir de Zone Sistemini yalayıp yutarsanız işte o zaman tadından yenmez 🙂
“Günümüz Dijital Kameraları ve Ansel Adams’ın Zone Sistemi Metodolojisi” başlıklı kapsamlı bir yazıyı bitirmek üzereyim. Birkaç örnek fotoğraf çekim işi kaldı, onu da bu hafta sonu hallederim sanırım. Bitince, yukarıdaki tüm bilgilerin üzerine bir cila niteliğinde olacak.
Bizi takip ettiğiniz ve güzel sözlerinizle motive ettiğiniz için biz de size çok teşekkür ederiz.
Selam ve saygılarımla.
bu güzel uzun makale için teşekkür ederiz abicim , adım adım denemek ve sonuçlarını görmek bize kalıyor , emeğinize sağlık
Teşekkür ederiz Devrim bey,
Konu derin. En çok bu kadar kısaltabildim doğrusu.
Umarım sıkıcı gelmemiştir.
Selamlar saygılar.
Merhabalar,
ND Filtreler ve Uzun Pozlama Teknikleri ile ilgili iki yazınızı da dikkatle okudum. Teknik olarak bana çok şey katacağı kesin. Emekleriniz ve paylaşımlarınız için teşekkürler.
Teşekkürler Ahmet bey,
Yazılarımızın katkısı olmasına sevindik.
Selam ve saygılarımızla.
Yazılarınızı her okuduğumda,danışılacak bir şey daha buluyorum😀
1- 850 nin sızma engelleyici vizörü, fabrika çıkışlı mı, sonradan siz mi aldınız ? Bu arada hakikaten olağanüstü bir makine bu 850, bizim z 62 ler oyuncak gibi bunun yanında. 😀
2- Sizin de bildiğinizi tahmin ettiğim üzere z6_2 makinelerde minimum İSO 100 den başlıyor. Ancak elektronik olarak 3 stop daha aşağıya inebiliyor. ( yani 64… vb.gibi) Fotoğraflarımızda gerçek 100 mü tercih etmeliyiz, yoksa elektronik daha düşük değerleri mi?
Çalışmalarınızda başarılar ve kolaylıklar dilerim.
Not: Her lafı filtreye getiriyorum ama bana lütfen lee nin ömür boyu kullanabileceğim, 10 stoplu bir nd filtre modelini ve iyi çalışan bir polarize filtre modelini önerebilirsiniz çok makbule geçer..
Hem F/p olanlarından bir örnek hem de bir kalite daha iyilerinden..
Mail: bysntsc@icloud.com
1- Nikon D850 kameramdaki vizör kapağı fabrika çıkışlıdır ve her D850 gövde bu şekilde gelir.
2- Aksi bir durum olmadıkça kameramın baz ISO değerini kullanmayı tercih ediyorum. Sahnedeki koşullar daha yavaş bir perde hızını gerektiriyorsa ve diyaframı artık daha fazla kısmak istemiyorsam veya kısamıyorsam o zaman daha düşük bir ISO’ya geçerim.
Not: Filtrelerden ne beklediğinize bağlı bu. Ben LEE’den önce birkaç marka dairesel ND filtre ve polarize filtre kullandım. Sonrasında paraya kıydım ve LEE setimi aldım. Şu anda 6, 10 ve 15 durak Kare LEE ND ve LEE dairesel Polarize filtrelerim var. ND filtre seçimi bence basit bir seçim değil. Eğer tam anlamıyla ND filtre çekimleri yapmak ve bundan zevk almak istiyorsanız paraya kıyacaksınız. Maliyetleri nedeniyle daha ekonomik modellere kayacaksanız bence paranızı boşuna harcamayın. Orta segment ile en düşük segment arasında neredeyse 3 kat fiyat farkı olduğu halde kaliteleri neredeyse eşdeğer. Üst segment ile orta segment arasında fiyat farkı 3 ise kalite farkı bunun çok üzerinde.
Saygılar.
Yanıt için teşekkür ederim, bu son sorudan gayrı size filtreler hakkında daha da soru sormayacağım😀
Seçimimi bu dört markadan birinden yapacağım.Heliopan, B&W, Lee ve Nisi
Bunlar Üst segment filtrelerden midirler?
Teşekkürler..
Helipan kullanmadım, o nedenle yorum yapamam.
Diğer üç filtre eğer orijinallerini bulursanız sizi üzmeyecektir.
Saygılar.
Hocam iyi günler yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum
Uzun yollar Nikon DF kullandım denize düşürdükten
Sonra kısa bir süre önce Nikon D850 aldım size sorum
Bende filtre olarak Lee 9 ND hard ve hitech 0,9 nd filtre
Kullanıyorum genellikle günbatımı fotoğrafları çekiyorum
Ben manuel netleme değil filtreler takılı iken makinenin
Otomatik focus sistemini kullanıyorum ve netlemede bir
Sorun gözükmüyor ve netliyor yanlışmı yapıyorum bilgi
Verirseniz sevinirim İnstagram: @gezginerhan
Erhan bey merhaba,
Öncelikle Nikon D850 kameranızı güle güle kullanın, iyi seçim 🙂
Filtre takılıyken netleme yapmak yanlış değil elbette. Zaten kullandığınız filtreler 3 durak olduğundan, açık havada kameranızın AF sisteminin tanımlayamayacağı ölçüde karanlık bir ortam oluşturmayacaktır. Önemli olan kameranızın filtreler takılıyken netlik yapabiliyor olması. Nikon D850 bu konuda oldukça başarılı biliyorsunuz; çok düşük ışık koşullarında dahi kusursuz netleme yapabilir.
Saygılar.
Sebahattin bey çok teşekkürederim bazı konularda sizi rahatsız edeceğim
Sağolun tanışmak dileği ile👋
Elbette neden olmasın?
Bildiğimiz bir konuysa seve seve yardımcı oluruz.
Tanışmak dileğiyle